Kıskançlık, genellikle gerçek veya hayali bir rakibin tehdidi nedeniyle kişinin sevdiği insanı kaybetme korkusu yaşadığında gelişen olumsuz bir tepkidir.Bazı kişiler kıskançlık duygusunu fazlaca içselleştirir, tepkilerini artırır hatta saplantılar oluşturarak kontrol edilemez davranışlar sergileyebilir.İsmini Shakespeare'in Othello adlı oyunundan alan "Othello Sendromu"tam da böyle bir kıskançlık biçimidir.Tiyatro oyunundaki Othello, düştüğü kuşku girdabından çıkamadığı için çok sevdiği ve büyük zorluklardan sonra kavuştuğu eşine zarar verir.Ardından da kendi hazin sonunu yaşar.Tıpkı oyundaki gibi Othello Sendromu da takıntılı ve sancılı bir kıskançlık biçimidir.İlişkideki her iki taraf için de yorucu yıpratıcı ve tehlikelidir.Sendorumu yaşayan kişi,sevgi nesnesi olarak gördüğü kişiyi mülkü gibi sahiplenir;sözde onu koruma dürtüsüyle son derece endişeli ve dikkatli davranır.Kıskançlık düzeyi arttıkça kaygı bozukluğu kendini gösterir ve başlangıçtaki hüsnükuruntular zamanla kişinin acı gerçeği hâline dönüşür.Sürekli bir şüphecilikle kendini tehdit altında hisseden kişi bu durumun önüne geçmek için karşındakinin davranışlarını kısıtlama yoluna gider.Onun kendisinden ayrı olduğu zamandaki etkinliklerini sınırlandırmaya çalışır, kaygılarının gerçek sorumlusunun bağlılık duyduğu kişi olduğunu düşündüğünden ona karşı sürekli suçlayıcı bir tavır sergiler.Asılsız ve mantıksız olsa bile ısrarlı bir şekilde kendi çıkarımlarının doğru olduğuna inanır, daha da önemlisi karşısındakine hayatı zindan eder.