Önce bir ellerin vardı yalnızlığımla benim aramda
Sonra birden kapılar açılıverdi ardına kadar
Sonra yüzün, onun ardından gözlerin, dudakların
Sonra her şey çıkıp geldi…
“Arthur’un muhtemelen hayatı boyunca New York’ta yaşayıp Özgürlük Heykeli’ni yakından görmeye tenezzül etmemesi de aynı sebepten, çünkü “oralılık” insana en çok da bu özgürlüğü tanır. Her zaman yapılabilecek şeyleri hiçbir zaman yapmama özgürlüğü. “
ayrılık ne biliyor musun?
ne araya yolların girmesi
ne kapanan kapılar
ne yıldız kayması gecede, ne güz
ne ceplerde tren tarifesi
ne de turna katarı gökte.
insanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık!
ipi kopmuş boncuklar gibi yollara döktüğü gözlerini
birer damla düş kırıklığı olarak toplaması içine
ardında dünyalar ışıyan camlar