Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İktidar olmak birikmiş zenginliklere, onları daha da artırmanın kurum ve kurallarına, gücüne ve yöntemlerine sahip olmayı ifade ediyor. Süslü laflarla onunla özgürlük, eşitlik, kalkınma getireceğim demek, bilerek veya bilmeyerek kendisini, çevresini ve dayandığı toplumu aldatmak ve oyalamak demektir. Đktidarlarla ne devrim yapılır, ne değişim sağlanır. Đktidarla değer gasp edilir, bölüşülür. Ayrıca iktidar değer üretmenin yeri değil tüketmenin yeridir. Đster vergi biçiminde ister zorla, toplumdan alıp mensupları arasında dağıtır. Yatırım ve üretime geçmesi de, yani devlet ekonomisi de talanın, değer elde etmenin değişik bir yolu olmasından öteye fazla bir anlam taşımaz. Denilebilir ki, Lenin gibi bir emekçi sınıf politikacısı neden bu gerçeği göremedi? Kapsamlı izahlar gerekir. Ama çok kısaca belirtelim ki, bütün sosyalizmin yüz elli yıllık tarihi iktidara gelme paradigması üzerine kurulmuştu. Lenin'in yaptığı en kestirmeden bu paradigmayı uygulamaya geçirmek, onun yol ve yöntemlerini doğru kestirmekti. Her ne kadar "sosyalizme en gelişmiş demokrasiden gidilir" demişse de, kendi ve partisi en kısa proletarya diktatörlüğü yoluyla sosyalizme gitmeyi temel bir taktik hat olarak görmüşlerdi. Emperyalizm koşullarında parti iktidar olmadan ayakta durulamayacağını bir temel anlayış olarak bellemişlerdi. Fakat tarih bu görüşün doğru olmadığını aradan yetmiş yıl geçse de en sonunda göstermiştir. B.H.S
Sıla-Kalksın Uyuyanlar
🖤 "Özgürlük isyan değildir, koşullara bağlı bilinir, değildir. Özgürlük başkasına ait değildir, şahsidir. Karardır, emeldir, zatendir. Dayatılana “Hayır” demeyi emin olarak, ürkmeden söylemek, içine çöken kayayı kalbinden çıplak elle fırlatmaktır özgürlük. Zulmedene akıl, gönül yolu, şifa ve vicdan dilemek, anlamayan herkese anlatmak boynumuzun borcudur. Hürriyete inancı kırılmış dünyalı bütün kadın kardeşlerim, haysiyetinin peşinde koşan İranlı kadın kardeşlerim, dirençli ellerinizi çareyle tutmaya yemin ettim. O bayrak bizim. O bayrak biziz. Saç savrulan ve haliyle savunulmayandır. Devran… Döner" youtu.be/MyLs9FXObf0
Reklam
Özgür kalmak istiyorsan,başkasına özgürlük ver;Özgür olmanın tek yolu bu…
"Cumhuriyet özgürlük, insanca varlık yolu Atatürk'ün çizdiği çağdaş uygarlık yolu... Kutlu olsun, daim olsun. " Atamıza sonsuz minnetle...
Sezai Karakoç'u Asıl Büyüten Ahlâkıdır
Marmara Üniversitesi'nde 'Dünyayı Dipnot Olarak Gören Mütefekkir: Sezai Karakoç ve Diriliş Ülküsü' programı gerçekleştirildi. Ayşe Sadiye Doymuş yazdı. İstanbul’dan bir güzel etkinlik daha geçti… Gök kubbe altında hakikat adına bir toplantı daha yapıldı. Marmara Üniversitesi Haydarpaşa Kampüsü’ndeyiz… Yusuf Kaplan’ın deyişiyle,
Anarşist tabiatlı hareketlerde karşıtlıklar sebep değil, sonuçtur. Devlet, kapitalizm, ataerkillik karşıtlığı; özgürlük, eşitlik, adalet ve refah içindir. Eğer Kürtler kendi ulus devletlerinde içinde yönetildikleri mevcut devletlerde olduğundan 'daha fazla' refaha ulaşacaksa, ki ulaşacaklardır, bir anarşistin mevcut devletlere
Reklam
ALEVİLİK VE BAĞIMSIZLIK‼️ Aleviliğin, tarihin zorlu sürecinden geçerek bu günlere kadar gelmesindeki en önemli faktörlerden birisi, hiçbir otoritenin himayesine girmeden bağımsız hareket etmeleri olmuştur. Çünkü bir otoritenin himayesine girmek, bağımsızlık olgusunu ellerinden alacağı için özgürlük ve hürriyet ruhunu da yok edecektir.
Ölüm özgürlüktür. Ölüm korkusu, özgürlükten korkudur. Özgürlük her şeyi yapabilmek değil, aksine hiçbir şey yapamamaktır. Hiçbir şey yapamamanın sonsuzluğu ise ölümde saklıdır. Bu ise tembelliktir. Ebedi tembellik cennetedir. Hristiyanlıkta sembolize edildiği gibi insan, geçimi için " bir şey yapabilmek " adına cennetten kovulup dünyaya mahkum edilmiştir. Bunun nedeni ise, insanın cennette bir şey yapabilmeyi aramasındadır. İnsan, cennette özgürlükten korktu ve kovuldu. Dünyada ise insana sahih bir özgürlük dürtüsü, ölüm korkusuyla birlikte cennetten miras alındı ve özgürlüğe giden yolu tıkadı. Gerçek özgürlük, ölümden sonra ki ebedi eylemsizlik halidir.
Hayatın bize çizdiği yol, özgürlük ve güzelliklerle dolu olabilir ama biz bu yolu yitirdik. Hırs, insanların ruhunu zehirledi; dünyayı bir nefret çemberine aldı ve hepimizi sefaletin ve savaşın içine sürükledi. Hızımızı artırdık ama bu hızın tutsağı olduk. Bolluk getiren makineleşme, bizi yoksul kıydı. Edindiğimiz bilgiler, bizi çıkarcı yaptı. Zekâmızı da katı ve acımasız... Makineleşmeden çok, insanlığa gereksinimimiz var. |Charlie Chaplin- Modern Zamanlar
AHLÂKÎ ÖZGÜRLÜK
Özgürlük ahlâk düşüncesinin en temel problemi sayılabilir. Çünkü ahlâk insana iyiliği yapma kötülüğü terketme yönünde ödevler yükler ve bunlardan sorumlu tutar. Bunun gerçekleşebilmesi için insanın hem iyiliği isteme (irade) veya seçme (ihtiyar) özgürlüğüne hem de yapma özgürlüğüne ya da imkânına (istitâat) sahip olması gerekir. Pratikte hiçbir
940 öğeden 621 ile 630 arasındakiler gösteriliyor.