Kitap 13 yaşından itibaren aşık olduğu mu diyim, saplantılı kaldığı mı diyim yoksa hayranlığı mı diyim ona yazdığı bir mektubunu okuyorsunuz. Kadının gözü o kadar kör olmuş ki adamı kendi gözünde ilahlaştırmışta ilahlaştırmış. Tanrıya inanmayıp adama tapacak hâle gelmiş resmen. Açıkçası adam karaktersizin tekiydi benim gözümde. Kadının o adamdan çocuğu oluyor sırf adamın özgür ruhlu olup, kadından nefret edebileceğini düşünmesinden dolayı çocuktan bahsetmiyor. Kadına böyle düşünmesinden dolayı da ayrı sinir oldum. Söyleseydin de alsaydı çocuğunun sorumluluğunu. Bu kitap bana tekrar ölçülü sevmenin ne kadar doğru olduğunu öğretti. Kadının duyguları çok başka bir boyut. İnsan en azından adamın karakterini gördükten sonra soğur. Aşkın bir insanı nasıl kör ettiğine okuyarak şahit oluyorsunuz. Ben kitabı sevemedim. Allah kimseyi bu derece düşürüp, gözünü gerçeklere kör etmesin cidden.
Kitapta iki çocuk topluluğunun oyun alanı için verdikleri savaş işleniyor. Bu savaş gerçek savaşı aratmıyor o kadar planlı ve zekice hareket ediyorlar ki sanki gerçekten askerlerin planlarına dahil oluyormuşsunuz gibi hissediyorsunuz. En çok etkileyen karakter ise minik Nemeçek oluyor. Cesareti, onurluluğu bu minik, sarışın karakterimizde göreceksiniz. Okurken bu karakteri sarıp sarmalamak istedim. Sonu üzücü olsa da ben kitabı beğendim.
Kitap, Afrika'da geçiyor. Kadınların sessizce çektikleri sıkıntılar ve o sıkıntılar yetmezmiş gibi bir de savaşlara katlanmak zorunda kalmaları anlatılıyor. Asıl kötü olan tarafı ise bu sıkıntıların eski zamanlarda ve hâlâ günümüzde de az çok yaşanmaya devam ediyor olması. Sıkıntılardan kastım ise kadınların daha doğrusu çocukların 14, 15 yaşlarında babası yaşında ki adamlarla evlenmek zorunda bırakılmaları, okutulmamaları, oyun oynayacak çağda üstlerine ağır sorumlulukların verildiğini gerçek bir anlatımla şahane bir şekilde okuyucularına yansıtmış. Savaşların Leyla'dan kopardıklarını o acıyı adeta ben de okurken hissettim. Sanki kitap okumuyomuşum da film izliyormuşum gibiydi. Okurken nefesimin daraldığı bir kitaptı . Kesinlikle Leyla ve Meryem'in katlanılamaz hayatlarında ki mücadelelerini, gerçek savaşın yanında kendilerinin çektikleri iç savaşları, ızdırapları okumanız gerekli. Okurken şuan ki hâlimize şükrettiğim bir eserdi.
Bin Muhteşem GüneşKhaled Hosseini · Everest Yayınları · 2020100,5bin okunma