Hayvan yavrusu, kendisini besledikleri sürece ana babasına bağımlıdır. İnsan için de aynı şey geçerlidir ancak nereye kadar? Çocuk ile yetişkin arasında kurulan bu uzun süreli bağımlılık ve aynı zorunlu değiş tokuş köle ile efendisi, işçi ile patronu arasında da görülür: Seni besliyoruz, o halde, bundan böyle bize aitsin. Seni beslemek sana yaşam vermektir, o halde senden beklediğimiz her şeyi yapmak zorundasın. Zaten, yasalar (ya da insanlık ya da ahlak anlayışımız ya da dinimiz) seni beslememizi emrediyor; sana sahip olmak, yani senin sorumluluğunu üstlenmek zorundayız. Daha açık bir deyişle hiçbir davranışından sorumlu değilsin; ta ki senin bağımsız olma heveslerini gözetim altında tutma sorumluluğu üstümüzden kalkıncaya değin. Annen ve baban olarak bizim sorumluluğumuz şu: Sana, dayatılan toplumsal modele uygun bir biçim vermek. Sen, kendiliğinden ve "özgürce" sisteme katıldığında, bizim vesayet görevimiz de son bulacak.
Baskının bu denli çarpıcı olduğu bir başka ilişki de kadın erkek ilişkisidir; bu ilişkide para ve aşk iç içe geçmiştir. Aynı, yetişkinler ile çocuklar arasındaki ilişkide olduğu gibi.
Sayfa 111 - Ayrıntı Yayınları, 4. Basım, 2013