Camdan bakmak isterim,
Cam dünden puslanır,
Hayattan göçmek isterim,
Göç yolları çoktan kapalıdır.
Ağacın dili olsaydı;
Nasıl ağıt yakardı?
Köpeğin, kedinin, hayvanın dili olsaydı;
Yine koşturmaktan yorulduk,
Yine dirayetsizlikten savrulduk,
Yine dertlerle aynı tavada kavrulduk,
Tatlar birbirine karıştı, yine çok çabuk yorulduk.
Demişler; her yazar,
Bir gün kendi sonunu kazar.
Bunu diyenler de kahvehanelerde;