Yirminci Yüzyıla Dair Önemli Eserler
1- Saatleri Ayarlama Enstitüsü - Ahmet Hamdi Tanpınar
2- Kuyucaklı Yusuf - Sabahattin Ali
3- Mai ve Siyah - Halid Ziya Uşaklıgil
4- Eylül- Mehmet Rauf
5- Yorgun Savaşçı- Kemal Tahir
6- Kırık Hayatlar- Halid Ziya Uşaklıgil
7- Gurbet Kuşları- Orhan Kemal
8- Bir Kadının Penceresinden- Oktay Rıfat
9- Kiralık Konak- Yakup Kadri Karaosmanoğlu
10- Eski Hastalık- Reşat Nuri Güntekin
11- Huzur- Ahmet Hamdi Tanpınar
12- Ateş Gecesi- Reşat Nuri Güntekin
13- Sergüzeşt- Samipaşazade Sezai
14- Karartma Geceleri- Rıfat Ilgaz
15- Yusuf Atılgan- Anayurt Oteli
16- Kıskanmak- Nahid Sırrı Örik
17- Fahim Bey ve Biz- Abdülhak Şinasi Hisar
18- İçimizdeki Şeytan- Sabahattin Ali
19- Medarı Maişet Motoru- Sait Faik Abasıyanık
20- Rahmet Yolları Kesti- Kemal Tahir
Geçtiğimiz asrın kendimce okunması gereken önemli eserlerini toplamak istedim. Rastgele yaptığım sıralamaya isteyenler göz gezdirebilir:)
Kitaplar, hayattır..♧
🍁
"Bazı anlar vardır. Eline bir kitap alırsın, rastgele bir sayfasını açarsın.
İşte o yazılar senin kalbini anlatır.
Huzur bulursun."
Kitaplar iyi ki varlar..😊
Mànà ve ideal
Hayatta bir màna olmali ki insan ömrünü gerçekçi, yüksek bir ideal uğruna yaşama azmiyle dolu olsun. Rastgele yaşayanlar, hiçbir amacı, hayali olmayanlar için dünya bir zindandır. Mademki kalp bir gün atmaz olup, vücut bir gün fonksiyonsuz kalacak; o halde kalbe ve bedene hiç sonu olmayacak bir görev vermeli. Hayat öyle yaşanmalı ki, zamanın hakkı verilmeli, her 24 saatin faturasının olacağı sorumluluğuyla, öldükten sonra geriye güzel, iyi bir izlenim bırakmakla, her yönüyle örnek bir yaşam ortaya koymakla sonsuzluğa erişilmeli. Vefat ile birlikte ölen kişiyi tanıyan herkeste ciddi bir hüzün oluşmalı, insanlar tarafından o kadar çok sevilmeli ki, başvuru odağı, dertlere bir tabip olunabilmeli. Öyle heyecanlı olmalı ki en duygusuz, aşk ve şevkten bihaber olanlara müthiş bir enerji yüklemeli. Dakikaları öyle ustaca kullanmalı ki, ömrün hesabını tutup an be an geriye kalan süreyi hep hatırda tutabilmeli.
Hayatinda hep pozitif durabilmeli, etrafina neşe, mutluluk, huzur saçabilmeli.
SÖZÜN HAKKI VAR
Sözün hakkı vardır. Dilden bir çırpıda ifadeye döküldüğünde, basit bir kelime değildir artık… Korunması gereken hukuku bulunur. Hattâ hesap gününde şâhitlik edecek bir dâvâlıdır artık o… Söz dosdoğru olmalıdır; içine yalan, gıybet, iftira girmemelidir.
İnsanoğluna lutfedilen cüz’î irâde ve akabinde sözle ifade, halifeliğin sembolü
Seni sevmeme izin verdiğin için teşekkür ederim...
Merhaba sevgilim :). Bugün çok özel bir gün ve dahası yarın çok çok daha özel bir gün. Nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Seninle bize ait günlerin konuşmasını çok çok erken yapmıştık aslında. Sen takvimine not almıştın, bense birkaç kez unutup 17 Mart tarihinde sonsuza kadar aklıma kazımıştım. Senden saklı bir şeyim olmadığı için bunları anlatmamda
Gerçek ve büyük aşkı arıyorsanız, önce küçük duygulardan ve rastgele romanlardan bıkmanız gerekir. Aklınızın ve kalbinizin savaşmadığı sağlıklı ve güçlü bir ruhunuz olmalı herşeyden önce. O zaman mutluluğun önündeki tüm duvarları yıkarsınız.Ne istediğinizi bilirsiniz. Sevmek, sevilmek, mutlu olmak, mutlu etmek olur tüm hayaliniz. Büyük, şiir gibi duygular gelir ardından. Şiir gibi güzel duygular yalnız gelmez, beraberinde güçlü, güzel yürekli, şiir kokan bir adamı da getirir size. O adam kalbinizin başkentine yerleşir ve hayat ikiniz için sil baştan başlar. Tüm keşkeleriniz iyikiye, tüm hüzünleriniz gülümseme, huzur ve mutluluğa dönüşür. Bahar gelir ruhunuza. O güzel adamın sevgisi kalbinize, ruhunuza dokunur o güzel dokunuş karşılıksız kalmaz kalbinizde hiç açmayan çiçekler açar. Öyle güzel açar ki kalbinizdeki çiçekler mevsimler bile şaşırır...