Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Rümeysa

Rümeysa
@rmys_svr
Zorluklardan yıldızlara
"En akıllımızın kafası bile bizden evvelkilerin depo ettiği bir sürü bilgi ve tecrübenin ambarı olmaktan ileri geçemez."
Reklam
%15 (55/352)
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali
8.3/10 · 170,9bin okunma
"Sen de mi Brutus?"
Senatörler bıçak ve hançerlerini Caesar'a yirmi üç kez sapladılar. Fakat o hepsine bir kelime bile etmeden dayandı, sadece ilk darbede ağzından kısık bir inilti çıktı. Marcus Brutus kendisine saldırdığı zaman "Sen de mi Brutus?" dediği rivayet edilir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
%11 (33/288)
İmparatorlar Yataklarında Ölmez
İmparatorlar Yataklarında ÖlmezFik Meijer
8.3/10 · 47 okunma
128 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Sumerlere ilgisi olanların bayılarak okuyacağı bir destan: Gılgamış. Tarihte ilk yazılı destan olma özelliği taşıyor. Tüm tabletlere erişmek mümkün olmadığından kitapta eksik yerleri var. Hatta bu durumun bazen metinlerde de olduğunu görüyorsunuz ama bunlara rağmen bir bütünlük sağlanabilmiş. Konusuna kısaca değinecek olursak Gılgamış isimli ve yarı tanrı olduğuna inanılan güçlü bir kralın; arkadaşı Enkidu'yla birlikte verdiği mücadele, ardından ölümsüzlük arayışına girişi anlatılıyor. Dostluklarına gıpta ettiğimi söylemeliyim. Çoğu yerinde şiirsel ama sade bir dil kullanılmış. Bahsettiğim gibi eksik kısımları da var ama anlamayı zorlaştıracak seviyede değil. Açıklamalar da sayfanın altına not düşülmüş. Okuması gerçekten de keyif vericiydi. Tablet çevirileri, bana çok eskilerden yeni arkadaşlar ediniyormuşum hissi veriyor. Antik Çağ'a ilginiz varsa bu destanı ve Muazzez İlmiye Çığ'ın Sumerli Ludingirra'sını tavsiye ederim.
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıAnonim · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20215bin okunma
Reklam
128 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Gılgamış Destanı
Gılgamış DestanıAnonim
8.3/10 · 5bin okunma
Rümeysa
Bir kitabı yarım bıraktı
%64 (196/304)
10 Adımda Pozitif Psikoloji
10 Adımda Pozitif PsikolojiNevzat Tarhan
8.4/10 · 133 okunma
136 syf.
10/10 puan verdi
·
45 günde okudu
İncecik bir kitap, acılarla dolu onlarca hayat.. Galiba Aytmatov’u biraz da bu yüzden seviyorum. Cümleleri çok süslü olmuyor belki ama okuyucuya duyguyu ustaca verebiliyor. Okurken yorulmuyor ancak okuduğunuz şeylerin ağırlığını yüreğinizde hissedebiliyorsunuz. Bu sebeple ben, okurken kaç kere ağladığımı sayamadım. Konusundan kısaca bahsedecek olursam her şey, köyde yaşayan iki gencin birbirlerini çok severek evlenmesiyle başlıyor. Tıpkı hayallerindeki gibi mütevazı, güzel bir düzen kuruyorlar kendilerine. Tabii bu düzen, savaşın başlaması üzerine köydeki erkeklerin askerliğe çağrılmasıyla birlikte bozuluyor. Evin tüm erkekleri bir yere dağılırken bu zorlu şartlar altında yaşamaya, koca köyü ayakta tutmaya çalışan iki güçlü kadını okuyorsunuz. Bu iki güçlü kadının birbirlerine olan bağları, çektikleri onca sıkıntılara rağmen yüzünüzde buruk bir tebessüme sebep olacak ve son olarak da savaşın hangi tarafta olursanız olun tam olarak bir kazananının olamayacağını, savaşın sadece cephede kalmadığını görebileceksiniz. Çünkü cephedeki kadar kanlı olmasa bile geride bırakılanlar da sefaletle, hastalıkla, göndermek zorunda kaldıklarının acılarıyla birlikte hayata tutunmaya çalışıyorlar. Kitapta beni etkileyen bir alıntıyla eleştirimi sonlandırmak istiyorum: “Analar çocuklarını yaşasınlar diye doğururlar, dünyada mutlu olsunlar diye doğururlar.” Anaların çocuklarının mutluluğuyla mutlu olabildiği bir dünya dileğiyle…
Toprak Ana
Toprak AnaCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202261,1bin okunma
484 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.