Geceyi bilmiyorum. Kopkoyu bir karanlıktan mı ibarettir, yoksa ışıldayan yıldızlardan mı? Karanlığın içindeki ışık mıdır, yoksa ışığı boğan karanlık mı? Her şeyi görünmez kılan bir zalim midir, yoksa düşüncemizi derinleştiren acı sözlü bir dost mu? En çok onun içinde var oluyorum; ama geceyi bilemiyorum...
“ Bazen dünyayı içine sığdıracak kadar genişliyor yüreğim, bazen kendi çarpıntılarına bile dar geliyor. Bazen küçük bir gülücük bile yetiyor içimi ısıtmaya, bazen göklere yükselen kahkahalar bile yetmiyor yüzümü güldürmeye. Bazen inanılmaz derecede uçarı, bazen iflah olmaz biçimde kanadı kırık oluyorum ... “
Reklam
Küçük ayrıntıları yakalamakla başlıyor her şey. Çünkü büyük gerçekler, küçük ayrıntılarda kaybediliyor.
Düşünüyorum, öyleyse bir şeylere canım sıkılıyor yine..
Sayfa 153Kitabı okudu
BİR FAZİLET İFADESİ : BİLMİYORUM (2)
Yalnızlığı bilmiyorum. Dünyanın ezici kalabalığı mı yalnız bırakır insanı, uçsuz bucaksız kıpırtısızlığı mı? Geçici bir hava boşluğu mudur hayatın içinde, yoksa her yeri kaplayan müebbet bir titreme mi? Kendimizin mi sorgusudur, başkalarının mı mahkemesi? Seslerin kaybolup gidişlerini görüyorum; ama yalnızlığı bilmiyorum.
“ Siz gerçekten birbirinizle hiç konuşmuyorsunuz! Birinizin söylediği diğerine dokunamadan suya, havaya, toprağa karışıyor. “
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.