Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Rüştü Onur
Unutmak değil ama hatırlamamak mümkün.
MEMNUNİYET-Rüştü Onur
Benden zarar gelmez Kovanındaki arıya Yuvasındaki kuşa; Ben kendi halimde yaşarım Şapkamın altında. Sebepsiz gülüşüm caddelerde Memnuniyetimden; Ve bu çılgınlık delicesine İçimden geliyor. Dilsiz değilim susamam Öyle ölüler gibi Bu güzel dünyanın ortasında (Yeni Zonguldak, sayı 34, 23.09.1942) (Karagöz Şiir ve Temaşa Dergisi,Haziran-Temmuz-Ağustos 2008)
Reklam
Çünkü kelebek ömrüne 2017-2018 i sığdırdı... MUZAFFER TAYYİP USLU KİMDİR Muzaffer Tayyip Uslu, Arnavut bir babanın İstanbul doğumlu oğlu olsa da, kısacık ömrünün yarısını geçirdiği Zonguldak'ta yaşadıkları ve yarattıklarıyla oranın insanı olmuş ve "Zonguldaklı şair" olarak anılmıştır. Zonguldak'ta lise öğrenimi sırasında Behçet Necatigil'in öğrencisiydi. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'ndeki yükseköğrenimini yoksulluğu ve hastalığı nedeniyle sürdüremedi. Zonguldak'ta çalışmak zorunda kaldı da arkadaşı Rüştü Onur gibi veremden öldü. Necati Cumalı'nın notlarına göre Muzaffer Tayyip'in bir gözü doğuştan sakattır. Parasızlıktan sanatoryuma gidemez. Zonguldak'ta hastalığı ilerledikçe bir deri bir kemik kalır. 24 yaşında havasız ve karanlık babaevinde abdesthaneden yatağına götürülürken annesinin kucağında ölür. O dönem yayınlanan şiirleriyle en iyi şairlerden biri kabul edilmiş, yaşamındaki acılara karşın, gizli bir üzgünlük içinde yaşamanın güzelliğini yazmıştı. Şiirlerini Şimdilik adlı bir kitapta topladı (1945). Ölümünden sonra Necati Cumalı şiirlerini ve yazılarından seçmeleri Muzaffer Tayyip adlı bir kitapta topladı. (Alınti)
Payıma düşen toprak parçası Senin de payına düşer Ayrılık gayrılık yok Ölüm nefesinde nasıl olsa Amma henüz vakit erken... Rüştü Onur
Film Önerisi...
Şair seven ve yeni şair tanımak isteyen kişilere; kelebeğin rüyası filmini öneririm muzaffer tayyip uslu ve Rüştü onur'un hayati anlatılıyor
Rüştü Onur
DENİZE SERENAD neyim varsa sana bırakmalıyım deniz sende geçmeli mevsimlerim sende çiçek açmalı ağaçlarımsende yaşamalıyım deniz asi ve hür sende ölmeliyim bulutlara bakarak
Reklam
Rüştü Onur
MEMNUNİYET Benden zarar gelmez Kovanındaki arıya Yuvasındaki kuşa; Ben kendi halimde yaşarım Şapkamın altında. Sebepsiz gülüşüm caddelerde Memnuniyetimden; Ve bu çılgınlık delicesine İçimden geliyor. Dilsiz değilim susamam Öyle ölüler gibi Bu güzel dünya ortasında.
Rüştü Onur
ŞAİR LEYLA SOKAĞI Payıma düşen toprak parçası Senin de payına düşer Ayrılık gayrılık yok Ölüm nefesinde nasıl olsa Amma henüz vakit erken Daha gün Karşı apartmanın balkonunda Dur bakalım hele Ben salata satayım Şair Leyla Sokağı'nda Sen gene koş Bez fabrikasındaki Tezgahının başına Ölüm içimde Ölüm dışımda Ölüm talihsiz aşımda Ölüm kuru başımda Teselli benim gözyaşımda
Milena "Franz" çok geçmeden ölüp gidecek dedikten 4 gün sonra öldü.Kafka'nın inandiriciligini mi konussak yoksa Mayakovski, intihar mektubunda "lili, beni sev" der bunu mu konuşsak veya sevdiği kadını şair leyla sokağı'nda yitiren Rüştü Onur, ondan 20 gün sonra şair leyla sokağı'nda kan kusarak hayatını yitirmiştir bunu mu konuşsak.Bunları konuşmuyacaksak tutanamayan veya tutunmak istememiş yalnızlığının içinde anlaşılmayi beklemiş Selim Işık mı hangisini konusalim sevgili yalnızlığım.
Tanrım açamadık içimizi Artık buluşmamız mahşere kaldı. Ne yelken ne gemi var limanda Kaçmak bir uzun sefere kaldı. Mercan bir sahildeymiş gemiler Bulmak kasvetli günlere kaldı. ~Rüştü Onur~
419 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.