Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Muferridûn

Muferridûn
@sabaqalmuferriduun
Sıkı Okur
والله إنّ النصر فوق الرؤوس ينتظر كلمة "كن" فيكون، فلا تشغلوا أنفسكم بموعد النصر، انشغلوا بموقعكم بين الحق و الباطل. ‏سيد قطب رحمه الله Vallahi zafer başlar üzerinde, (Allah hükmü verdiğinde) hemen oluveren “ol” kelimesini beklemektedir. Bu yüzden siz kendinizi zaferin ne zaman geleceği ile meşgûl etmeyin. Siz, hakk ve bâtıl arasında sizin nerede olacağınız ile ilgilenin. Seyyid Kutub rahimahullah
Reklam
من أحب طاعة الله أحبه الله وحبّبه إلى خلقه. ‏الإمام مالك Kim Allah’a itaat etmeyi severse, Allah da onu sever ve onu yarattıklarına sevdirir. İmâm Mâlik
الأحمق هو الذي يطلب ثناء الناس عليه وهو يعلم أن ربه قد ستر عليه عيوبًا وذنوبًا لو كشفوها لحثوا على وجهه التراب. •الشيخ سليمان العلوان Gerçek ahmak, Rabb’inin onun kusurlarını ve günahlarını örttüğünü, ve eğer ortaya çıksa yüzüne toprak saçacaklarını bildiği halde, insanların övgüsünü bekleyen kimsedir. •Şeyh Suleymân el-Ulvân

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"إنّ الله إذا أحب عبدًا أنار بصيرته، ولا تستنار البصيرة إلا بالحزن فعندها يرى المرء حقيقة كل شيء، حقيقة نفسه، وحال قلبه وصحبته وأهله، حقيقة الدنيا على حالها، فيجعل الله من كل ذرّة حزن في نفس العبد نورًا يضيء به بصيرته حتى يدرك هوان الدنيا برغم جمالها وحقيقة الأشياء.." “Allah bir kulunu sevdiği zaman onun basîretini (ferâsetini) aydınlatır, basîret de yalnızca hüzünle aydınlanır. Böylece kişi her şeyin hakîkatini görür; nefsinin hakîkatini, kalbinin durumunu, dostlarının ve ailesinin hâlini, dünyanın hakîkatini olduğu gibi görür.. Ve böylece Allah, kulun nefsindeki her hüzün zerresini, onun basîretini aydınlatan bir nur yapar ki, dünyanın güzelliğine ve eşyânın hakîkatine rağmen onun zilletini idrak etsin..”
"Biz zannederiz ki sâlihleri sâlih kılan yalnızca işledikleri amelleridir. Hayır.. Sâlihi sâlih, takvâ sâhibini muttaki, ihlâslıyı muhlis kılan; günaha daldığı zaman durup hayâ etmesi, sonra utanarak Rabb’ine geri dönmesidir.. Utandığı halde Rabb’ine geri koşmasıdır! Takvâ sâhiblerinin günah işlemediğini mi sanıyorsun? Hayır Allah günah işlemeyen tek bir kul yaratmamıştır. Âdemoğlu günahkardır, günahlardan kaçsa bile Allah azze ve celle onu günaha döndürür, ki kendisinin Allah yanında ne kadar zelîl ve âciz olduğunu bilsin! Fakat o takvâ sâhiblerini ‘muttakîler’ kılan, işledikleri günahlardan tevbe edip Rabblerine rucû etmeleridir.."
Reklam
..Biz onu gerçekten sabredici bulduk. O ne güzel kuldu. O (daima Allah'a) yönelip-dönen biriydi. Sâd Sûresi, 44. Âyet
"En büyük ilim Allah’ın Kitâbı’dır. Onu öğrenmediğimiz müddetçe hiçbir kitaptan hiçbir ilimden hiçbir ibâreden lezzet alamayız. Dikkat edin, şeytân sizi ilim öğreniyorum diye Rabb’inizin Kitâb’ından alıkoymasın."
الدنيا لیست طويلة، أيام ثم تزول فاصبر حتى يأتي الله بأمره. ابن عثيمين رحمه الله Dünya uzun değil, birkaç gün (yaşayacaksın) sonra geçip gidecek. O halde Allah’ın emri gelinceye kadar sabret. İbn Useymîn rahimahullah
سُئل الإمام أحمد بن حنبل: ألم تصدك المحن عن الطريق؟ قال: والله لولا المحن، لشككت في الطريق. İmâm Ahmed b. Hanbel’e “Çektiğin dertler seni gittiğin yoldan vazgeçirmedi mi?” denildi. Dedi ki: “Allah’a yemin olsun, eğer dertler olmasaydı, gittiğim yoldan şüphe ederdim.”
"إذا كُنت غارق في مستنقع التنازلات في أمور دينك؛ فلا تحكم على المحافظين بالتشدد." “Eğer dîninle ilgili konularda ‘tâviz verme’ batağına saplanmışsan; dîninde muhafazakâr olanı ‘aşırıcılık’ ile yargılama.”
Reklam
“Allah’ın ümmete güç/hakimiyet vereceği gün hiç kuşkusuz muhakkak gelecektir. Fakat bu, îmânının zayıflığı ve amellerinin fesâdı sebebiyle zaferi haketmeyen bir nesilde gecikebilir. «Allah sizden îmân edenlere ve sâlih amel işleyenlere onları hükümran kılacağını vaad etti..»” [Tarîfî]
قال علي رضي الله عنه: من اشتاق إلى الجنة سلا عن الشهوات، ومن أشفق من النار رجع عن الحُرمات، ومن زهد في الدنيا هانت عليه المصيبات. ‏ •الرقة والبكاء لابن قدامة ٥٠ Alî radiyallâhu anh dedi ki: Cenneti özleyen kimse şehvetin ne olduğunu unutur. Ateşten korkan kimse ise harâmlardan yüz çevirir. Ve kim de zâhidlik ederek dünyâdan vazgeçerse, başına gelen musîbetler onun için önem taşımaz. •İbn Kudâme | er-Rikkah ve’l Bukâ 50
«اللَّهُمَّ أَسْلَمْتُ نَفْسِي إِلَيْكَ، وَفَوَّضتُ أَمْرِي إِلَيْكَ، وَأَلَجَأْتُ ظَهْرِي إِلَيْكَ، رغبةً ورهْبَةً إِلَيْكَ، لا مَلْجأَ ولا مَنْجَى مِنْكَ إِلاَّ إِلَيكَ» «Allah’ım, nefsimi Sana teslîm ettim. İşimi Sana havâle ettim. Sırtımı Sana dayadım. Bunu Sana olan rağbetim ve yine Sen’den duyduğum korku sebebiyle yaptım. Sen’den yine Sana kaçmak, ve Sen’den yine Sana sığınmaktan başka çare yoktur.» Buhârî | 247
58 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.