Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Muferridûn

Muferridûn
@sabaqalmuferriduun
Sıkı Okur
1 okur puanı
Mart 2024 tarihinde katıldı
t.me/sabaqalmufarridun
‏إذا أراد الله شيء خضعت كل مستحيلات
Reklam
“Ben bu çağa uymadım.. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in yaşadığı devirde yaşasam, Onun ﷺ ashâbından olsaydım. Yahut en azından tâbiînden, ashâbın ashâbından kılınsaydım..” diyoruz. O zamanda yaşasak o zamanın İslâm’ına ne kadar îmân edebilirdik acaba? Ahlâkımız Nebî’nin -sallallahu aleyhi ve sellem- ahlâkına, örtünmemiz sahâbe hanımlarının örtüsüne ne kadar benzerdi? Yahut Rasûlullah ﷺ’in tebliğ ettiğine/Vahy’e ittibâmız nasıl olurdu? Biri O’ndan ﷺ işittiği bir sünneti bildirdiğinde “Filân senin sünnetinden yüz çeviriyor Ey Allah’ın Rasûlü” diye Nebî’ye ﷺ haber verilen biri mi olurduk yoksa? Bu gününe bak. Giydiğine, yediğine, yaşadığın eve, konuşma uslûbuna.. Şimdi bir daha söyle “Ben bu çağa göre değilim, Rasûlullah ﷺ ile birlikte olmayı ne de isterdim!” Kavlin ve fiilin, niyetine uyuyor mu? O’nun ashâbı olmaya lâyık olabilir miyiz? Amel, îmân ve zuhdümüz(dünyaya nefret ve âhirete rağbetimiz), bizi o çağın Mu’minlerinden kılabilecek güce ve kuvvete sâhib mi? Biz şu andan sorumluyuz. ‘Şimdi’den. O yüzden bilelim; O’nun ﷺ Sünnetine ittibâmız bugün ne ise, geçmişte de aynen öyle olurdu. Ama -meâzAllah!- sakın bugünün ‘evinde takvâ sâhibi dışarıda mulhidi’ olma, yoksa soyunu İbn Selûl’a intisâb etmiş bulursun.. Ne o asırda ne de bu asırda kazanamayanlardan olmayalım.. Her birimiz nefsini tanıyor. O hâlde mertçe nefislerimiz aleyhine hükmedelim!: Biz, ıslâh olmaya muhtâcız. 28 Şevvâl 1443
"Allah’tan başka bir dost arıyorsan ahmâksın! Mutluluğu Allah subhânehu ve teâlâ ile bulmuyorsan ey nefsim, tüm nimetleri tatsan da mahrûmsun! Saadetin eş yahut dostta bulunduğunu zannediyorsan câhilsin! Hem de öyle bir cehâlet ki bu, tüm kevnî ilimlere sâhib olsan da zâil olmayacak! Sekînet ve surûr ancak Allah azze ve celle ile maiyyetle bulunur. O’nun marifeti ile kavuşursun itminâna. Her beldede dostun olsa ama Allah tebârake ve teâlâ ile ünsiyetin yoksa kimsesizsin ey nefsim.. Rabb’ini tek Vekîl’in ve emânın kılmadıysan, dostluğu ve huzuru O’nun yarattığı bir beşerde bulamayacaksın."

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
قال أبو الدرداء: إن الله إذا قَضى قضاءً، أحَبَّ أن يُرضَى به. Ebu’d Derdâ dedi ki: Allah bir şeyin olmasına hükmettiği zaman, ondan râzı olunmasından hoşnut olur.
يرحم الله رجلاً لم يغرَّه ما يرى من كثرة الناس، ابن آدم ‌تموت ‌وحدك، وتدخل القبر ‌وحدك، وتُبعث ‌وحدك، وتُحاسب ‌وحدك، ابن آدم، أنت ‌المعني وإياك يُراد. -الحسن البصري İnsanların çoğunluğunda gördüğü şeylere aldanmayan kimseye Allah rahmet etsin. Ey Âdem oğlu, yalnız başına öleceksin, yalnız başına kabre gireceksin, yalnız başına diriltileceksin, yalnız başına hesâba çekileceksin. Ey Âdem oğlu, istenen sen, kastedilen ‘sen’sin. -Hasen el-Basrî
Reklam
Ben (yine de) nefsimi temize çıkarmıyorum. Çünkü nefis -Rabbimin kendisini esirgediği dışında- var gücüyle kötülüğü emredendir. Şüphesiz benim Rabbim Gafur'dur (çok bağışlayandır), Rahim'dir (rahmetiyle çok esirgeyendir). Yusuf Sûresi, 53. Âyet
De ki "Rabbim, eğer onlara vaad edileni (dünyevi helakı) mutlaka bana göstereceksen" Rabbim, beni zalim kavmin içinde bulundurma. Biz onlara vaad ettiğimizi sana göstermeye elbette kadiriz. (Sen) kötülüğü en güzel olanla sav-uzaklaştır. Biz, onların (asılsız) yakıştırmalarını çok iyi bilmekteyiz. Mü'minûn Sûresi, 93-96. Âyetler
والله إنّ النصر فوق الرؤوس ينتظر كلمة "كن" فيكون، فلا تشغلوا أنفسكم بموعد النصر، انشغلوا بموقعكم بين الحق و الباطل. ‏سيد قطب رحمه الله Vallahi zafer başlar üzerinde, (Allah hükmü verdiğinde) hemen oluveren “ol” kelimesini beklemektedir. Bu yüzden siz kendinizi zaferin ne zaman geleceği ile meşgûl etmeyin. Siz, hakk ve bâtıl arasında sizin nerede olacağınız ile ilgilenin. Seyyid Kutub rahimahullah
من أحب طاعة الله أحبه الله وحبّبه إلى خلقه. ‏الإمام مالك Kim Allah’a itaat etmeyi severse, Allah da onu sever ve onu yarattıklarına sevdirir. İmâm Mâlik
الأحمق هو الذي يطلب ثناء الناس عليه وهو يعلم أن ربه قد ستر عليه عيوبًا وذنوبًا لو كشفوها لحثوا على وجهه التراب. •الشيخ سليمان العلوان Gerçek ahmak, Rabb’inin onun kusurlarını ve günahlarını örttüğünü, ve eğer ortaya çıksa yüzüne toprak saçacaklarını bildiği halde, insanların övgüsünü bekleyen kimsedir. •Şeyh Suleymân el-Ulvân
Reklam
"إنّ الله إذا أحب عبدًا أنار بصيرته، ولا تستنار البصيرة إلا بالحزن فعندها يرى المرء حقيقة كل شيء، حقيقة نفسه، وحال قلبه وصحبته وأهله، حقيقة الدنيا على حالها، فيجعل الله من كل ذرّة حزن في نفس العبد نورًا يضيء به بصيرته حتى يدرك هوان الدنيا برغم جمالها وحقيقة الأشياء.." “Allah bir kulunu sevdiği zaman onun basîretini (ferâsetini) aydınlatır, basîret de yalnızca hüzünle aydınlanır. Böylece kişi her şeyin hakîkatini görür; nefsinin hakîkatini, kalbinin durumunu, dostlarının ve ailesinin hâlini, dünyanın hakîkatini olduğu gibi görür.. Ve böylece Allah, kulun nefsindeki her hüzün zerresini, onun basîretini aydınlatan bir nur yapar ki, dünyanın güzelliğine ve eşyânın hakîkatine rağmen onun zilletini idrak etsin..”
"Biz zannederiz ki sâlihleri sâlih kılan yalnızca işledikleri amelleridir. Hayır.. Sâlihi sâlih, takvâ sâhibini muttaki, ihlâslıyı muhlis kılan; günaha daldığı zaman durup hayâ etmesi, sonra utanarak Rabb’ine geri dönmesidir.. Utandığı halde Rabb’ine geri koşmasıdır! Takvâ sâhiblerinin günah işlemediğini mi sanıyorsun? Hayır Allah günah işlemeyen tek bir kul yaratmamıştır. Âdemoğlu günahkardır, günahlardan kaçsa bile Allah azze ve celle onu günaha döndürür, ki kendisinin Allah yanında ne kadar zelîl ve âciz olduğunu bilsin! Fakat o takvâ sâhiblerini ‘muttakîler’ kılan, işledikleri günahlardan tevbe edip Rabblerine rucû etmeleridir.."
..Biz onu gerçekten sabredici bulduk. O ne güzel kuldu. O (daima Allah'a) yönelip-dönen biriydi. Sâd Sûresi, 44. Âyet
59 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.