TÜRK-YUNAN ŞİİRİ
sıla derdine düşünce anlarsın
Yunanlıyla kardeş olduğunu
bir rum şarkısı duyunca gör
gurbet elde istanbul çocuğunu
Türkçenin ferah gönlünce küfretmişiz
NA'AT
Dinleyin ey vakti duymak doruğuna varanlar
Falları grafiklerde bakılanlar siz de işitin..
Külden martı doğuran odalıklar
Ve kahyalar
Kara pıhtılarıyla damgalanmış veznelerde dili
Şehvetsiz çilingirler, yaltak çerçiler
Celepler ki sıvışık, natırlar ki nadan
Ey hayat rengini sazendelik sanan
Yırtlaz kalabalık!
Dinleyin bendeki kırgın
Şu hayattaki en güzel şeylerden biri de hiçbir şeyin sabit olmamasında gizli. Ne mutluluk ne de mutsuzluk;ne varlık ne de yokluk ;ne sencileyin ne de bencileyin var oluş sonsuz, sabit değil. Sonsuzluk içinde bu sonlu duruşa tutup da sonsuz direniş katmanın hükmü ise insanın kendini tanıyamamasında saklı. Nasıl mesudane bir giz var durağan gibi görünen ama kendi içinde sonsuz bir devinime sahip her şeyde. . Ah bir bilebilsen, bir görebilsen. O zaman bize düşen armağan edilen vakti;vaktin oğlu bilip sarılmak dört elle sevgiyle, azimle lutfedilene.
P. Önalan
Şu dar göğsümün kazasından çıkmaya çalışıyorum.
Sonsuz genişliklerin sırrı iki dudağının arasında saklı.