ölümün soğukluğu yakıp yok edecek seni hafızasını kaybetmeyen beynin paramparça parçalanmış uzuvlar sel olmuş kan gölünde boğar seni vicdanın paramparça taş ağırlıkları cebinde intiharı düşlersin çok kararlısın kendini nereye atarsan bir defa ölmezsin
Reklam
dağlar mavi denizler yeşil gökyüzü renksiz sular görünmez olsa ne olur
“Bir şey mi oldu yine?” diye sordu. “Yine derken? Yok bir şey.” Sesimde gizleyemediğim bir aksilik vardı ve Selim de bunu gark ederek benimkini bastıran bir aksilikle konuştu. “Sen bu ses tonuyla bu şekilde cevap veriyorsan kesin var bir şey. Ne bozuldun, hadi söyle. Atma içine ki zaten seni biliyorum. Şişersin, sessiz kalamayıp söyletsin eninde sonunda.” “Doğru, ben sessiz kalamıyorum. İçim dışım bir benim. Öyle gizlim saklım yok. Yalan da söylemeyi beceremiyorum sana. Böyle düşününce de aslında ne kadar farklı yönümüz varmış diyorum istemsizce.”
bi tane arkadaşım iletilerimi okuyunca hayırdır ne onlar öyle kimden bahsediyorsun demiş vatsaptan, bunların benimle ilgili olduğunu, bunları yazacak türden bi şeyler yaşadığımı hissettiğimi düşünmüş bi an:) yok artık dedim daha neler, benim ne olayim var ki yazıp çizeyim, senden gizlim saklım olduğunu mu düşündün, sahi ne ne düşündün dedim okuyunca, sen ne anladın:)
15 öğeden 11 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.