Gülümsedi/m..
.. Hayatını verecekmiş bana.. Kim kimin hayatını ister ki bu zamanda, ya da ben ne yapacağım senin hayatınla?, dedim, boynunu büktü.. Otur dedim, fazla keskin olabilir cümlelerim biraz yumuşatalım madem.. Yükün çok fazla ve herkesin hayatı kendine ağır, senin hayatını kimseye vermene gerek yok, hayatında eksik olan sana fazla gelen şeyler.
1- Bir ilaç içsem bari diye düşündüm, Biraz kolonya sürünsem, Ferahlasam, pencereyi açsam. Şöyle bir şey yazdım sonra: Yağmur, çamurlu bir elbise dikiyor şehre Sıkılıyoruz hepimiz bu çamurlu giysinin içinde. Berbattı,
Reklam
Sen belkide mevsimlerini ta ilk günden yitirmiş bu şehirde kendi rengini ancak bulmuş ve gecirdiği tüm kışlara inat kendi dilini yenice ve ancak anlayabilmiş bu çiçeğin çıkaramadığı acı sesi bir sevinç çığlığı olarak atmaya alışıksın.oysa ben yanına ilk gelişimde beni kendimden ve içinde bulundugum zamandan bir başka zamana alıp götüren görkemli
Şu saatte düşündüm biraz.Geç kalınmışlık hissiyatı var üzerimde çünkü.Fakat diyorum ya bu bir hurafeyse? Sonra Tolstoy'un Bisikleti aklıma geliyor ve hurafeymiş diyorum.Sanırım bizi yaşlanmak ve gençken yapabildiklerimizi yaş alınca yapamamak korkutuyor.21 yaşındayım.Toksik her şeyden arınarak girdim 2022'ye.Daha öncesinde de bunun için çok çabaladım.İnanılmaz bir çabaydı.Kendimle çok savaştım.Vazgeçmek için,direnmek,ayakta durmak için.Herkesin hayatında sevginin,aşkın,nefretin tanımı hemen hemen aynıdır öyle değil mi? Birisine sevgi nedir diye sorunca muhtemelen vereceği cevap hepinizin aklına geliyordur.Ben bilmiyorum ne olduğunu.Bana bu tanımlar çok yanlış öğretildi.Ben sevgiyi kötü bir duygu bildim nefrete sarıldım hep.Sevgiyi bilmediğimden aslında yaşadığımı bir ilişki zannettim.Kötü hissettirmesinin normal olduğunu düşündüm,çünkü iyi hissetmeyi bilmiyordum.Kötü duygular varlığımı onaylıyordu.Öylesine merhametli davrandım ki karşımdaki insanlığını kaybetti.Bu her zaman böyle olmuştur.Bir ömür verdim ama yine de kendimle o kadar gurur duyuyorum ki.Kimsesiz bir kız çocuğuyum.Kendimi ben büyüttüm.Bu onlarca tanım karmaşasını kendimi karşıma alarak her gün çözmeye çalıştım.Birçoğunu öğrendim.Mutluyum.Ama hâlâ bazen kafam karışıyor.Belki biraz fazla karışıyor.Örneğin hâlâ birisi benden nefret edince aşırı mutlu oluyorum.Her neyse.Düzeleceğiz..Ben kendi ellerimi asla bırakmayacağım..
Yenilmez insanı yenen kimdir ?
Dudaklarım gerisin geriye çekildi; ağdalı bir sıvının ağır ağır örttüğü, korkunun biçim kazanıp ayağa kalktığı ve ‘hey bana bir şeyler söylemenin vakti geldi’ dediği zamanlarda bekledim seni; gözlerimi kapadım. Bekledim. Beklerken, özlemenin hangi geçitleri geçilmez kıldığını, hangi duyguların insanı hayata kazandırdığını, basite indirgenmiş
Yumurta
evine giden yolda öldün bu bir trafik kazasıydı. dikkate değer pek bir şey yoktu -ölmüş olman haricinde-. geride eşini ve iki çocuğunu bıraktın. senin için acısız bir ölüm oldu. sağlık görevlileri ellerinden geleni yaptılar ama beyhude yoruldular. vücudunun her yeri öylesine parçalanmıştı ki, inan bana ölmüş olman çok daha iyi. böylece benimle
Reklam
361 öğeden 131 ile 140 arasındakiler gösteriliyor.