Beyazın zarafeti yeter. Şık ve klas...
Kazanmak için bazen kaçmak gerekir.
Egonuzu dengeleyemezsiniz, kaybedersiniz.
Ve domine etmeyi bilmek gerek.
Online satranç turnuvasında kalan herkesi yeneceğim dedim.
Dünya 85.sini karşıma çıkardı 😀
Kamera şakası olmalı.
Bize hiçbir şey yapılmadı ,yalnızca tam bir hiçliğin içine koyulduk ,çünkü bilindiği gibi dünyada hiçbir şey insan ruhunu hiçlik kadar baskı altına alamaz .
Satranç / Stefan Zweig
Alışkanlıklarımız bile, belki bizim seçimimiz degildir?
Dilimize İngilizceden geçen “hobi” kelimesinin Türk Dil Kurumu Sözlüğündeki karşılığı “görev ve meslek dışında severek yapılan, dinlendirici, oyalayıcı uğraş, düşkü” olarak geçmektedir.
Hobileriniz nelerdir sorusuna hep aynı cevaplar verirdim : Müzik dinlerim, satranç oynarım, kitap okurum ❤️
Doğru yapardım bunları ama beklemem gereken koşullarda oyalanmak için.
Sonra yıllar ve uzun yollar sonra, anladım ki kendim için hiçbir şey yapmıyormuşum.
İnsan kendi keşfini tamamlayınca ne yaptığının, neden yaptığının daha bilincinde oluyor. Sorumluluklarımdan arta kalan vakitte, ben artık okumayı mesleğim ve kendi kişisel gelişimim için sporu psikolojik ihtiyaçlarım için, ve keman çalmayı da güzel vakit geçirmek için yapıyorum.
✒️Severek yapılan her iş şifadır 😊
Hayat satranç gibidir alberto, mantığını kavrarsan
İlerlersin ...
Franz kara
Evet işte satranç oynar iken benim yaptığım hak tanıma davranışımı örnek aldın evladım sonrasında sen de hak tanıdın hamlede ve bir adım ötesinde hak isteme davranışı sergiledin.. fakat ben sana bu noktada bir sınır çizdim.. şu an iki düşüncem var: hak tanıma ile otomatik gelişen hak arama davranışına engel oluşum,ikincisi ise bunun satranç oyunu olup yani oynadığımız oyun bazında düşünürsek oyun kurallarına aykırı oluşu..
Bunu bilincaltimiza attık gitti..
"Spor, futbol, satranç, siyaset, tarih ve daha birçok şeyi... hepsini bıraktım. Elbette yürüyüş, koşu ve benzeri sporları yapıyorum. Ancak izleme, dinleme ve benzeri gibi, aktif eylemlilik dışında kalanların hepsinin ekseriyasını bıraktım. F1, NBA, TBL, TSL, ŞL, AL'ler hiçbirini izlemiyorum artık. Ne TV'den ne de yerinden canlı.
Bu sene okuyacaklarım tam liste:
1. Köygöçüren
2. Satranç
3. İnce Memed 3
4. Demir Ökçe
5. İnce Memed 4
6. Sineklerin tanrısı
7. Mercan Adası
8. Hayy bin Yakzan
9. İki Şehrin Hikayesi
10. Bülbülü Öldürmek
11. Joseph Andrews
12. Tristram Shandy
13. Otranto Şatosu
14. Frankenstein
15. Melekler ve Şeytanlar
16. Da Vinci’nin Şifresi
17. Kayıp Sembol
18. Cehennem
19. Başlangıç
20. Gizli Tarih
“Shakespeare’nin Bir Ağustos Gecesi Kabusu…” adlı bir şiirden:
“şimdi sensiz bir sessizlikte bir o org bir de bu morg
üsküdar’a gider iken özlem ölür satırlarda
görüyor musun şu balıkçıl sandallarda
bir tanıdık yüz taşımakta artık
yazı yaşatan satranç tahtaları”
Atilla İlhan