208 syf.
8/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 7 days
Sözcükler , Jean Paul Sartre Kitap İncelemesi
Jean-Paul Sartre
Jean-Paul Sartre
: Pardon Monsieur?!?!? Kime itaat edecekmişim? Ona itaat edeceğim mi düşünülüyormuş?!! Benden ciddi ciddi bunu mu umuyorlarmış?!! Karşımda büyümüş de küçülmüş bir adam duruyordu. Bu boyu posu, yaşı küçük aklı büyük olgun tavırlı küçük akil adamın, yaşı ile tavırları arasındaki ters orantıya neyin sebep olduğunu, aradaki makas farkının
Sözcükler
SözcüklerJean-Paul Sartre · Can Yayınları · 20201,535 okunma
… savaş baltaları yerin dibine gömüldüyse, tüm savaşlar sona erdiyse artık yeni hiçbir şey başlamayacaktı. Ne yeni bir yaşantı, ne bir aşk, ne de yeni bir hedef! Üst üste düşen, defalarca unutulan, silinen görüntüler gibi, geçici hayat çekip uzaklara gitmişti sanki.
Reklam
248 syf.
·
Not rated
Söz gümüş ise sükut altındır.
Bismillahirrahmanirrahim. " Yüce Allah insana bolca rahmetini indirdi. Ona kalbinin ve aklının içerdiği şeyleri açıklayan ve gizli şeyleri açan bir dil ihsan etti. Dile, Rabbine hamd etsin ve verdiği nimetlere şükretsin diye konuşma imkanı verildi. İnsanın rahatça konuşması ve dil vesilesiyle elde ettiği ilimler hamd edilecek
Dil Belası
Dil Belasıİmam Gazali · Semerkand Yayınları · 20107.3k okunma
9/10 puan verdi
Geçenlerde Twitter'dan bir arkadaşımla ilk defa buluştuk. "En baştan başlayalım" dedi bana. Okuduğumuz okullar, yaşadığımız şehirler, başımızdan geçenler... Birkaç yıl ben anlattım, "şimdi ben sana yetişeyim" diye o devam etti. Sırayla götürdük bu işi ve benim çok hoşuma gitti. Hoşuma gitmesinin nedenlerinden büyük bir
Anlatmak İçin Yaşamak
Anlatmak İçin YaşamakGabriel Garcia Marquez · Can Yayınları · 2021705 okunma
416 syf.
·
Not rated
·
Liked
“ Kafasının içindeki boşluk siyah değildi. Daha çok ayna gibi dümdüz, buz tutmuş bir gölün yüzeyine benzer solukta, buz mavisiydi. Ve hepsinin üzerinde sanki biri uzaklarda bir harpın kirişine vurmuş gibi hafif bir titreşim süzülüyordu.” “ Şiddet mağduru bir kadın hasta, psikiyatrist Ellen Roth’un kâbusu haline gelir: Kara Adam tarafından izlendiğini iddia eden hasta, gizemli biçimde, iz bırakmadan ortadan kaybolur. Şimdi kendi hayatını da hastasınınkini de tehlikeye atan korkunç bir oyunun ortasındaki Dr Ellen Roth için hiç kimseye güvenemediği umutsuz bir savaş başlamıştır. Şeytani bir yapbozun parçalarını bir araya getirmeye çalışmaktan başka çaresi kalmayan genç psikiyatrist, korku, şiddet ve paranoyadan oluşan bu labirentte çıkış yolunu bulabilecek midir?” Psikolojik gerilim tarzında ilmek ilmek işlenmiş sürükleyici bir kitap. İnsan zihnini allak bullak eden sayfalar eşliğinde savrulurken tükenmek bilmeyen sorular kafamızda yer alıyor. Her bölümde duvara toslarken psikiyatri alanında bilgi sahibi olmak güzeldi. Geçmiş zamanda yaşanılan travmalar geleceği nasıl etkiliyor bir kez daha şahit oldum. Kurgunun sağlam oluşu, okuru gizemli bir yolculukla baş başa bırakan @wulfdorn_official kalemi yine muhteşemdi. Bugüne dek okuduğum kitaplarının hepsi harikaydı. Tarzı sevenler için elinizden bırakamayacağınız bir kitap..
Psikiyatrist
PsikiyatristWulf Dorn · Pegasus Yayınları · 20169k okunma
Bu savaş falan değil.
Böyle bir vahşete yeni bir isim bulmak gerek. İnsanlık, sanki ötekiler yetmezmiş gibi, lügatlere utanç verici bir kelime daha ilave etmeli. “ENGEL OLMAK, iSTEYENLERİN ENGEL OLAMADIĞI, ENGEL OLABİLECEKLERİN DE GÖZ YUMUP ORTAK OLDUĞU BiR KATLİAM” anlamına gelen yeni bir kelime...
Sayfa 10
Reklam
(...) köktendincilik, bir kural olarak, birbiriyle hiçbir ilişkisi olmayan, tamamen karşıt basmakalıp gelenekler icat eder. İslamın uluslararası ilişkilerde de din ile siyaseti ayrı tutmayı beceremediği söylenir –sanki Kuran kutsal savaş temasını Eski Ahit’ten, yani tarihte olduğu gibi bugün de Batı’da önemli bir rol oynayan bu kutsal metinden miras almamış gibi.
"Dünyanız gri, yaptığınız kocaman binaların renginde, çünkü binalarla doldurdunuz dünyayı. Topraktan korkuyorsunuz sanki. Neden? Niçin oturmuyorsunuz yere, çimenlerin, otların üstüne, toprağa? Hem neden evleri birbirinin üstüne yapıyorsunuz? O kadar çok ev üst üste koydunuz, gökyüzü uzağa kaçtı. Sahte ışıklar yaptınız, o kadar çok, o kadar çok, yıldızlar göğü boşalttı. Dağlarınız nerede, büyük ağaçlar, güzel tepeler? Dereleriniz kirli akıyor, denizleriniz pis, gölleriniz kuruyor, kuşlarınız kaçıyor, balıklarınız ölüyor. Sizin o renkli büyük kutuda gördüm ben hepsini. Hepsi orada var. İnsanlar birbirini öldürüyor, hem de düşman değil, savaş yok. Niye? Çiçekleriniz var, koklamıyorsunuz. Ağaçlar diktiniz, dokunmuyorsunuz. Hayvanlarınız var, okşamıyorsunuz. Her şey süs için sizde. Ağaçlar süs. Hayvanlar süs. Hiçbir şeyin değeri yok. Suyun, havanın, kokunun, rengin, sesin... Doğanın tanrıları sizden elini çekti, umudu kesti. Ruhunuzu kaybettiniz siz. Çok çöp var. Pislik. Hem neden hapishanelere soktunuz kendinizi? Madem suçunuz yok, neden hapsettiniz? Neden muhafızlar diktiniz kapınıza?"
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.