Mazlum Turan
İsrail,Mitler ve Terör Kitabının incelenmesi
Hakikatler, karanlıkta olanlar için korkutucu ve tehlikelidir. İsrail ve Siyonizm üzerine yaptığı çalışmalarıyla dikkatleri üzerine çeken ve İsrail’in hedefi haline gelen Dünyaca ünlü Fransız düşünür ve yazar Roger Garaudy ‘İsrail mitler ve terör’ kitabında Siyonizme dair oldukça çarpıcı
Kars Sarıkamış Alisofu Köyü...
İnsanların henüz bölünmediği, yolların ayrılığa değil kavuşmalara çıktığı, hayatın henüz üzerimizde iz bırakmadığı, çocukların saklambaç oynadıkları, misafirlerin gelip gittiği, patos seslerinin gecenin yarısında ninni gibi geldiği, tarlalarda yenilen ekmek peynirin lezzetli olduğu zamanlardı...
Yaşım o günlerde
🔘 Hayallerimizden “ayakkabı” dışında hiçbir şey kalmadı.
▪️Savaştan altı ay önce evlendik ve ona benzeyen, güzel bir çocuğumuzun hayalini kurduk. Basit bir evde yaşıyorduk ama sanki cennette bir saray gibiydi. Savaş başladığında, işgalin güvenli bölge olduğunu iddia ettiği şekilde Gazze Şehri'nden Han Yunus'a sürüldük. Bu gece eşim şehit oldu ve hızla oradan ayrıldı. İşgal tüm hayallerimizi birlikte öldürdü. Ondan bana kalan tek şey, ölene kadar benimle kalacak ayakkabısı."
İşte Gazze 💔
Uçurtma Avcısı
Hasan ve emir aynı sütanneden süt emmiş, aynı evde farklı şartlarda büyümüş iki çocuk. Biri hizmetkarın oğlu diğeri zengin ailenin çocuğu. Emir okula gidiyor, Hasan onun kıyafetini ütülüyor kahvaltısını hazırlıyor. Boş zamanlarda Emir Hasana kitaplar okuyor çünkü Hasan hiç okula gitmemiş okuma yazma bilmiyor (Aslında eşit şartlar altında büyümeliri gerekiyordu. Bu durum benim en üzüldüğüm noktalardan biri oldu).
Ah Hasan sana ne kadar üzüldüm bilemezsin. Sana, Sohrab a çok üzüldüm. Emir'e çocukluğunda sana davranış şeklinden dolayı çok kızdım. Bilemiyorum belki büyüklerinden etrafından öyle gördüğü için öyle davranıyordu ama seni görüp susmasına bir şey diyemiyorum o da çocuktu sonuçta
İlerleyen sayfalarda Emirin babasına çok kızdım. Bana kim namus'tan bahsediyor zaten namussuzu odur sözünü hatırlattı .
Assef senden nefret ettim.
Savaşı, savaşın çocuklarını anlatan bir kitap. Evet malesef coğrafya kaderindir.
Herkes çok beğenmiş ama kitapta çok fazla betimleme beni yordu. Sanki bu olanların arkasında Amerika yokmuş gibi bir Amerika sempatisi vardı. Sık sık coca-cola reklamı vardı. Sanırım yazar Amerika'ya yerleştiği için hiç amerika'yı kötülememiş.
Ne söylesen, ne beklesen
Yaradandan ya da kaderinden
Ele geçmez istediğin
Uğruna savaş vermediysen
Sanki seni boğar gibi
Sanki yeniden doğar gibi
Sanki zaman zaman ölür gibi
Acısını, çilesini çekmediysen
Hani büklüm büklüm boynunda
Hani paramparça ruhunda
Hani soran gözlerle kapında
Bekleyen dargın anıların gibi
Sevilmeden de sevmeyi
Neyi özlediğini bilmeyi
Acı da olsa yine gerçeği
Görüp de söylemeyi bilmediysen
Son vapurum Eminönü'nden
Belki bir canze gibi gectim evinin önünden
Döndüm baktim o agaç kesilmişti kökünden
Kuşlara ağladım, sen koptun gönülden.
Toprak olsam suya hasretim çölümde
Sanki bir savaş veriyorum ölümle
Yaşarken gömüldüm en derine
Sen yoksan nefesim zehir içime
Son duam, son vapur belki benimle
Filiz verecek naaşım senin elinle.
Barış
Kitap Muhafızı serimizin 2. kitabı olan Kalp Muhafızı 2 maceramın sonuna gelmiş bulunuyorum
Kitap güzeldi, yazım dili ise Beyza Alkoç'un tarzını hissettiriyor
bazı sahneler fazla acile binmiş gibiydi ama argo çok fazla içermeyen güzel bir kitaptı
şahsen bence savaş kısmı sanki 5 dakika sürmüş gibi hızlıydı biraz daha yavaşlatılabilirdi
Daha savaş başlamadan, savaşın kokusunu alır almaz çorbacılar, gemilerine bindiler gittiler. Giderlerken dönüp de arkalarına bile bakmadılar. Sanki burada doğmamış, büyümemiş, balını kaymağını yememişlerdi."