Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bu delilik çeşidinde, işleri iyiye götürmeyi denemeyi bırakıyorsun. Hayatında kötü olan şeyleri maksimize etmeye çalışıyorsun. Bundan hoşlanıyormuş gibi yapıyorsun. Sonunda her şeyi olabilecek en kötü hale getirmeye çalışıyorsun. Bu bir kaçınma mekanizması.'' Jennifer doğruca Carolyn'in gözlerinin içine baktı. ''İşe yaraması mümkün değil. Bu yüzden delilik deniyor.''
Sayfa 287 - İthakiKitabı okudu
En iyi yalanların çekirdiklerinde bir gerçek kırıntısı olur.
Sayfa 281 - İthakiKitabı okudu
Reklam
''Gördüklerin hiçbir şey Steve. Ucuz numaralar. Nereden bakarsan bak Kütüphane'nin gücü sonsuz. Bu gece gerçekliğin kontrolünün kime kalacağı meselesini çözüme bağlayacağız.''
Sayfa 272 - İthakiKitabı okudu
''Sessiz Olanlar. Saf düşünceden oluşuyorlar, ama gümüşümsü koca hantal şeyler olarak tezahür ediyorlar. Üçüncü çağın kalıntıları. Öldürülmeleri mümkün değil ama güneşin güneşin spektrumlu radyasyonu onları etkisiz hale getirecek kadar derindi. Artık o gittiğinden, Barry hamle yapmaya karar verdi. Kulağına mantıklı geliyor mu?''
Sayfa 272 - İthakiKitabı okudu
Cehennemden kaçmanın yolu onu fethetmektir.
Sayfa 269 - İthakiKitabı okudu
''Epey bir zamanını almış olmalı.'' ''İlk iki tür için yüz yıl civarı diye düşünüyorum. Bir kere alışınca daha kısa sürmüş.'' Sonra Steve'in yüzündeki ifadeyi görünce, ''Kendisi çok yaşlı, anlıyorsun ya. Ve hiç boş durmamış. Diller yaptıklarının en basiti.'' İçini çekti. ''Gerçekten. En basiti. Bu konuda bana güven.'' ''Yaşlı derken kaç yıldan bahsediyoruz?'' ''Kimse emin değil. En az altmış bin yıl. Büyük ihtimalle çok daha yaşlı. Ama bu soru tam olarak anlamlı değil. Hayatının büyük kısmını kütüphanede geçirmiş. Zaman orada farklı işliyor.''
Sayfa 267 - İthakiKitabı okudu
Reklam
Sözcüklerle cevap vermeden gökyüzünü işaret etti. Saat daha sadece öğleden sonra dörttü. Güneş ağaçların epey üstündeydi. Gökyüzü apaçıktı. Güneş tutulması da yoktu. Bütün bunlar doğruydu, ama birkaç saniye sonra Steve gözlerinin kendine söylediği şeyi kabul etmek zorunda kaldı. Güneş sönüyordu.
Sayfa 262 - İthakiKitabı okudu
Aslanlar konuşmuşlar, öyle mi? Buna neredeyse inanacak durumdaydı. Tam olarak değil. Ama neredeyse.
Sayfa 216 - İthakiKitabı okudu
Yıkılmış olan Steve, aklından geçen her düşünce kederine takılıp düşüyordu: dişlerim kirli gibi geliyor, fırçalasam iyi olur çünkü annem öyle diyor, açım acaba babam pizza alacak mı? Kaybını, varlığının merkezinde zonklayan bir diş ağrısı gibi hissediyordu.
Sayfa 204 - İthakiKitabı okudu
''Adı reissak ayrial. Özünde matematiksel bir yapı, pişmanlık düzleminde kutsanmış, kendi kendine gönderme yapan bir totoloji.''
Sayfa 163 - İthakiKitabı okudu
123 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.