Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
104 syf.
·
Puan vermedi
Merhaba Bugün sizlere Cebimde Yoktu Yüreğimden Verdim kitabı ile geldim Kitabımız Nazım Hikmet'in kız kardeşi tarafından yazılmış otobiyografi ama roman gibi sıcacık,samimi duygular içinde kaleme alınmış. Sana, seni yazmak istedim diye kalemi eline almış kardeşi Samiye,bize anlatmış o güzel satırlarda yıldızları nasıl sevdiğini, hanımeli açan evleri çok sevdiğini. Matbuat Umum Müdürü olan babası Hikmet bey'in işinden dolayı Selanik'te yaşadıkları anılarını ,savaşta insanları cephede kaybetmek ve açlık fakirlik içinde büyüdüklerini Nazım Hikmet Bahriye Mektebi'ni bitirmiş henüz on dokuzunda Milli Mücadeleye nasıl katıldığını, sonra hayatlarının bir şiir yazma görevi ile nasıl değiştiğini,okuldan kalan zamanlarını nasıl değerlendirdiğini bize çok güzel duygularıyla birlikte anlatıyor İstanbul'a döndükten sonra bir dergide işe başlayan Nazım Hikmet'in iş hayatı kısa ve maceralı sürmüş. Cezaevine gidişini, Piraye'yi, ilk evliliği, Münevveri, Vera'yı, 3 Haziran 1963 hayata veda edişini,kitaptan okuyun. Nazım Hikmet neler yaşamış birde kardeşini kaleminden okuyun " Eğilmeden, bükülmeden ağır bedeller ödedin, öldükten sonra bile ödemeye devam ediyorsun. Mezarın vatanında bile değil."
Cebimde Yoktu Yüreğimden Verdim
Cebimde Yoktu Yüreğimden VerdimKolektif · Gece Kitaplığı · 0204 okunma
Nâzım Hikmet; ismini; Mersin, Kayseri, Diyarbakır, Halep, Konya, Sivas ve Selanik valiliği yapan ve bir Mevlevî olan dedesi, Mehmet Nâzım Paşa'dan ve babası Hikmet Bey'den alır. Necip Fazıl; ismini; dedesinin babası Ahmed Necip Efendi ve babası mekteb-i hukuk mezunu, Kadıköy Hakimi Fazıl Bey'den alır.
Reklam
Nazım 15 Ocak 1902'de Selanik'te doğar. Doğduğu çağın Osmanlı toplumunda, kültürlü ve ilerici sayılan bir ailesindendir. Baba tarafından dedesi Nâzım Paşa, şairliği de olan özgürlükçü bir kişidir, Mithat Paşa'nın yakın arkadaşlarındandır. Anne tarafından dedesi Enver Paşa dilci ve eğitimcidir. Babası Hikmet Bey, Mekteb-i Sultani
Bir yanda, inandıkları uğruna yıllarını cezaevlerinde geçiren, hayatını, 'sevgi, emek, özgürlük, eşitlik' adına sürgünde yitiren bir 'şair' sıfatını kazanan; öte yanda, 'bir aşk adamı, çoğu zaman aşktan başka bir şey düşünmeyen bir aşk şairi, biraz zampara, mavi gözlü bir Kazanova, bir ilişkiyi bitirmeden diğerine geçerken
• 1 KASIM 1987 DÜNDEN BUGÜNE Nazım Hikmet ile Necip Fazıl yan yana NECDET SELENER Keskin bir siyasal kamplaşma dönemi geçiren günümüz insanı için Nazım Hikmet ve Necip Fazıl Kısakürek imzalarını aynı derginin sayfalarında görmek hayli şaşırtıcıdır. Elinizde tuttuğunuz Milliyet Aktüalite'nin kapak konusu sayfalarında okumussunuzdur; bu iki
NÂZIM HİKMET VE ATATÜRK Türkiye; Batı âleminde 'Atatürk'ün memleketi' olarak tanınır; sosyalist âlemde de 'Nâzım Hikmet'in ülkesi' olarak bilinir. Selanik doğumlu iki Türk, Türkiye'yi ve Türkçeyi dünyaya tanıtır. *** Atatürk'ün 'Bazı şairler yenilik olsun diye mevzusuz şiirler yazıyorlar. Size tavsiye ederim gayeli şiirler yazınız' uyarısını bir ömür boyu yedeğinde taşır. Nâzım Hikmet'in devlet katında, iyi bir yerlere gelebilmek için herhangi bir girişimi olmaz. Mahpusluğunun sona ermesi için sadece, Atatürk'e bir mektup yazar. *** Atatürk ile Nâzım Hikmet arasında geçtiği söylenen bir şehir efsanesi vardır: Atatürk Dolmabahçe Sarayı'ndadır.'Gidin şu deli oğlanı bulun, gelip şiir okusun bana' der. Názım Hikmet evine doluşan görevlileri: 'Ben Denizkızı Eftalya değilim..' diye geri çevirir! Nâzım Hikmet, böyle bir şeyin, hiçbir zaman yaşanmadığını söyler.
Reklam
NÂZIM HİKMET VE ATATÜRK Türkiye; Batı âleminde 'Atatürk'ün memleketi' olarak tanınır; sosyalist âlemde de 'Nâzım Hikmet'in ülkesi' olarak bilinir. Selanik doğumlu iki Türk, Türkiye'yi ve Türkçeyi dünyaya tanıtır. *** Atatürk'ün 'Bazı şairler yenilik olsun diye mevzusuz şiirler yazıyorlar. Size tavsiye ederim gayeli şiirler yazınız' uyarısını bir ömür boyu yedeğinde taşır. Nâzım Hikmet'in devlet katında, iyi bir yerlere gelebilmek için herhangi bir girişimi olmaz. Mahpusluğunun sona ermesi için sadece, Atatürk'e bir mektup yazar. *** Atatürk ile Nâzım Hikmet arasında geçtiği söylenen bir şehir efsanesi vardır: Atatürk Dolmabahçe Sarayı'ndadır.'Gidin şu deli oğlanı bulun, gelip şiir okusun bana' der. Nâzım Hikmet evine doluşan görevlileri: 'Ben Denizkızı Eftalya değilim..' diye geri çevirir! Nâzım Hikmet, böyle bir şeyin, hiçbir zaman yaşanmadığını söyler.
selanik yıldızları
...nasıl unuturum başlamadan biten kör sevdaları...
Sayfa 9 - adam yayınları ağustos 2001 birinci basımdanKitabı okudu