O gece başını yastığa koyarken bu ülkeyi, yerdeki, gökteki, tekmil her şeyiyle sevecek bir yüreğe sahip olduğu ve gözünü bu topraklarda dünyaya açtığı için Allah'a hamdediyormuş.
Aklına memleketin cephede bir duru hoşafla karnının gurultusunu bastırmaya ve arkadaşlarına sokularak donmamaya çalışan, bu vaziyet ile düşmanın üzerine ölümüne atılan gencecik evlatlar gelmiş.
Çerkez'iz, Laz'ız, Boşnak'ız, Azeri'yiz, Terekeme'yiz, Türkmen'iz, Kürt'üz, Alevi'yiz, Sünni'yiz; ama hep beraber büyük Türk milletiyiz. Asla ve asla etnik köken değiliz.
Karakterler, olaylar ve verilen mesajlar güzel fakat nedenini bilmediğim bir şekilde kitabı okurken çok sıkıldım. Olaylardaki heyecan ve hareketlenme 100. sayfadan sonra başlıyor, başlıyor başlamasına ama anlatımda büyük bir sıkıntı var. Sorun yazardan kaynaklı mı çeviriden kaynaklı mı çözemedim ama kitabı bitirmek için resmen kendimi zorladım.