Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şevval Bunlu

...ölümümle sana herhangi bir zarar vermiş olmuyorum... bu benim için bir teselli sevgilim.
Reklam
Ama sen benim için kimsin ki, beni asla, asla tanımayan, suyun kenarından geçer gibi yanımdan geçen, taşa basar gibi üstümden basan, sürekli çekip giden, çekip giden ve beni ebedî bir bekleyiş içinde bırakan sen...

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bütün, bütün insanlar beni şımattılar, hepsi bana karşı çok iyiydi - yalnız sen, yalnız sen, yalnız sen beni unuttun, yalnız sen, yalnız sen beni hiç tanımadın!
Ve sanırım beni ölüm döşeğimden çağırsan, birden ayağa kalkıp sana gelecek gücü bulurdum.
Reklam
...asla sana olan aşkımı ayıplamadım, seni daima sevdim, karşıma çıktığın ânı daima şükranla andım. Tekrar o günlerin cehennemine dönmem gerekseydi ve beni neyin beklediğini önceden bilseydim, bir kez daha yapardım sevgilim, bir kez daha ve binlerce kez!
Bekledim, ümitsiz biri gibi hep bekledim. Ama beni aramadın, tek bir satır bile yazmadın... tek bir satır bile...
-ah, benden haberin yoktu, hiçbir zaman hayatımdaki herhangi bir şeyden haberin olmadı!-
...hem zaten sana hiçbir şey ifade etmediğimi, bana dair en ufak bir anının bile seni hiçbir şekilde etkilemediğini bilsem nasıl nefes alabilirdim ki!
...ama ruhumun en karanlık noktasında, değersizliğimin en bilincinde olduğum anlarda bile bunu, bu bir tek şeyi, bu en korkunç ihtimali hesaba katacak kadar ileri gitmemiştim: varlığımın farkında bile olmamanı.
Reklam
Beni tanımamıştın, o zaman ve hiçbir zaman, hiçbir zaman beni tanımadın. Sana o an yaşadığım hayal kırıklığını anlatamam sevgilim.
Seninle karşılaşmak istiyordum, seni arıyordum, senin tarafından önemsenmek, senin tarafından sevilmek istiyordum.
Seni bir kez olsun görmek, seninle bir kez olsun karşılaşmak, uzaktan da olsa bakışlarımla yüzünü tekrar sarabilmek tek isteğimdi.
Senden uzakta mutlu, memnun yaşamak istemiyor, yalnızlıktan ve kendime ettiğim işkenceden oluşan karanlık bir dünyaya gömüldükçe gömülüyordum.
Reklam
Bir karış suratla, can sıkıntısı içinde, küskün küskün ortalıkta dolanıyor, annem ağlamaktan kıpkırmızı olmuş gözlerime bakıp ümitsizliğimi anlamasın diye azami dikkat gösteriyordum.
Ah, bilsen ne sersemlikler yaptım! Tuttuğun kapı tokmağını öptüm, binaya girerken attığın puro izmaritini aldım; benim için kutsal bir izmaritti, çünkü ona dudakların değmişti.
Sürekli çevrende, sürekli gerilim ve hareket halindeydim ama sen bunu, çantanda taşıdığın ve karanlıkta sabırla zamanı ölçen, duyulmaz kalp atışlarıyla yollarına eşlik eden ve telaşlı bakışının tik tak eden saniyelerin ancak milyonda birinde uğradığı saatini çalıştıran yayın gerilimi kadar az hissediyordun.
Ateşe atlamış gibiydim. Gösterdiğin şefkatin sadece bana, bir tek bana yönelik olduğunu sandım ve içimdeki, o sırada karşında duran yeniyetmenin içindeki kadın, tek bir saniye içinde uyanarak sonsuza dek senin esirin oldu.
Fakat tümüyle ve sonsuza dek sende kaybolduğum günü ve ânı çok iyi hatırlıyorum sevgilim.
Reklam
Herkesin sende sonradan sezdiği şeyi ben farkında olmadan daha baştan görmüştüm; ikili bir hayat yaşıyordun, bu hayatın bir yüzü aydınlık ve dünyaya açık, sadece senin bildiğin diğeri ise alabildiğince karanlıktı.
HAPİSHANE ŞARKISI 2
Gözlerin uzağa bakar, Kimden ne beklediğin var? Yâr semtinden gelen rüzgâr: "Seni unuttu!.." der gelir.
Hapishane Şarkısı 1
Kimseye soramadığım, Doyunca saramadığım, Görmesem duramadığım Nazlı yârimden ayrıldım.
Hapishane Şarkısı 1
Coşkundum pınarlar gibi, Sarhoştum rüzgârlar gibi; İhtiyar çınarlar gibi Bir gün içinde devrildim.