Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Cemile Gürkan

İnsan mutlulukla mutsuzluk arasında bile bir ayrım bulamazsa hapı yutmuş değildir de nedir, sorarım size. Ama ülke hapı yutmuşsa, dünyanın çoktan canına okunmuşsa eğer… Benim mutluluğumun ya da mutsuzluğumun bir önemi kalır mı?
Reklam
Dünya karşısında, hayat karşısında, insanlar karşısında hala bir çocuk gibi korkak ve beceriksizim. Hiçbir şey öğrenmedim, kitaplarda yazılanlar dışında.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bir cevap bulup vermek elinizden gelmeyince, cevabı yaratmaya kalkışıyorsunuz. En kolayı, en çabuğu, acelenize en yatkın geleni de ölüm oluyor. Ama işin tuhafı, düşündüğünüz çare, siz adına ölüm deseniz bile, sanki bir başka şey oluyor; ölümle ilgisi olmayan yüce, kahramanca, hiç değilse gülünç bir şey… Ama hep kışkırtıcı… Bu soruyla ilk kez gençliğinizde karşılaşırsanız bir başka yol var: En geçerli ideolojiyi seçip bir örgüte girersiniz. İntihar etmek gibi bir bayağılıktan kurtulursunuz böylece. Sizi başkaları yönetir, gerekirse öldürtür!
Bence kadın için intihar bir başka anlam taşır: Kadınlar yorulunca intihar ederler. Bir kadının yorulması korkunç bir şeydir. Çamurlu alanlarda yapılan talimlere falan benzemez. Bunu sen anlayamazsın, bir erkek anlayamaz.
Reklam
Aslında bu soytarıca eğilip bükülmeler, gönül bulandıran yerli yersiz şakalar, sırıtmalar, lekesiz, saf, soylu bir yüreği gizlemektedir.
Öylesine istediğim halde bir türlü yaşamaya başlayamadım. Nasıl yaşanacığını bilmiyordum, yaşamak nedir hiç öğrenmemişim meğer.
Oysa ben yaşamak istiyordum. Dakikalarımı harcamadan yaşamak. Çünkü bir gün geliyor, -uğursuz bir gün- sizi kefenleyip toprakta önceden kazılmış, çimentolanmış bir çukura koyuveriyorlar. Ardından kürek kürek toprakla artık hiçbir işe yaramayan bedeninizi örtüp unutulmaya bırakıyorlar.
Kendisine karşı en acımasız insandı. Hiçbir kesinsizliğe izin vermezdi. Söylediği şeyleri salt düşündüklerinden oluştururdu. Sonuna kadar düşünülmemiş şeyleri söyleyen insanlardan iğrenirdi, bu yüzden de neredeyse tüm insanlardan iğrenirdi.
Bir insana ne kadar uzunca bir süre bakarsak o kadar sakatlanmış olduğunu kavrayamayacağımız kadar sakatlanmıştır, işin aslı budur. Dünya sakatlarla doludur. Sokağa çıkarız ve yalnız sakatları görürüz
Reklam
Birçoğumuz çöl hayatı yaşadık: yüzeyde çok küçük, yerin altındaysa muazzam.
İster Kara Kurt olun, ister Kuzey Bozkurdu ya da Güney Alı veya Arktik Beyazı, imgesel açıdan özünde içgüdüsel bir criatura'sınız. Bazıları uslu durmanızı ve neşe içinde, bütün eşyaların ya da selamlamak amacıyla herkesin üzerine tırmanmamanızı tercih etse de, siz yine de bildiğinizi yapın. Bazıları korku ya da iğrenmeyle sizden uzak duracaktır. Ancak, sevgiliniz-eğer sizin için doğru sevgili ise- bu yeni yönünüzü sevecektir
Insanlar onun varoluşuna dair deliller, türlü kanıtlar isteyebilirler. İstedikleri, aslında ruhun varlığına ilişkin kanıtlardır. Biz ruh olduğumuza göre, kanıt da biziz. Her birimiz yalnızca Vahşi Kadın'ın varlığının değil, onun topluluk içindeki halinin de kanıtıyız. Bu tanımlanamaz yaratıcı dişi gücün kanıtı biziz. Bizim varoluşumuz onunkiyle paraleldir.
375 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.