Bölünürlüğün zorunluluğundan:
Sayılar bölündükçe sonsuzluğa daha yakındır dolayısıyla Bir’e(Allah’a) yaklaşır.
Sayılar sonsuz arttıkçada sonsuzluğa daha da yaklaşır çünkü iki, bire nispetle sonsuza daha yakındır dolayısıyla sayılar arttıkça Bir’e yaklaşır.
“Dünya’daki, bütün görüntülere nispetle”
Özelden-Genele, Genelden-Özele giden iki
aynayı karşı karşıya koyduğumuzda her iki aynada sonsuz görüntü oluşur. Hakikat’e en yakın resim bu iki aynadaki karşılıklı görüntü sonsuzluğudur. Ama bu iki ya da daha fazla aynalara nereden bakılmalıdır ? Bir her yerden bakandır. Allah’a tevessül ettiğimizde afakta ve enfüste olmak üzere ikiye ayrılır. Afakta yolculuk ise madde akıllarına olan yolculuktur. Ama tek taraflı bir gök yolculuğu bu aynalardan sadece bir tanesidir ve onu görebilecek başka aynalara ihtiyaç vardır. Gök yolculuğu da artan sayılar gibidir. Ama kanun olan “Bölünürlüğün” aynası olmadan görülemez. Bir olamaz.
Aynalardan ilhamla
bölünürlüğe olan (“mikroskobik yolculuk”)
kendi başına uzay yolculuğudur.
Uzayın nerede olduğu, hakikatin ne yanda olduğu açık değildir.
sonsuz küçüğe yakın maddenin bilintisi,
sonsuz büyüğe yakın maddenin bilintisini değiştirir.
Köyün tarihinin, ülkenin tarihini değiştirdiği gibi.
Işık oldum sonsuza türküsünün bu kitaptan alındığını yeni öğreniyorum. Kitaptaki adı Ozan ağıdı imiş. Bizim gencecikken sonsuzluğa ışık olan ozanımız Hasret Gültekin de pek güzel yorumlamış bu dizeleri
youtu.be/FkgCDGZN7jM?si=...
Sen uyu dünya! Ve içindeki herkes! Siz uyuyun. Ordularım, gözlerine uykunun tatlı gelen o pudra kokulu tozunu sürün. Kimsenin göz açmasına izin vermeyin. Çok bekledikleri kurtuluş da ölüm de benim elimden olacak. Beklediğiniz o mesih gelmeyecek, bir mehdi ile asla karşılasmayacaksınız. Hastalikla arınmanıza ölümle kaçıp kurtulmanıza da izin
Yeryüzünde hiçbir lisân ağlamanın anlatım seviyesine ulaşamaz. Ağlamak iletişimin en derininde yer alır. Bir insan yeryüzündeki tüm lisânları bilse ve tüm lügatler önünde açık olsa ağlamak ile ifade edebileceği hisse bir karşılık bulamaz. Nihayetinde her kelime bir varlığın karşılığı ve ifade edilebilir halidir. Bir şey varsa ve ifade edilemiyorsa