Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.24
S.
S.
@sonyildizduserken
50 okur puanı
Haziran 2022 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Kesinikle potansiyel olarak çok iyi bir konu fakat o kadar gereksiz anlatımlar girmiş ki aralara okurken yoruldum bazı yerlerde. Konu, 14 yıl önce ki terketme meselesi, üçüzler çok iyiydi. Ama hep bir ama vardır. Gereksiz detaylar, garip diyaloglar, kötü çeviri, yazım hataları.... 4/5 olabilecekken 2/5 lik bir kitap oldu benim için. Kötü çeviri derken neyi kastediyorum açıklayayım. Ben dikkatli bir okurum ve çeviri hataları beni çok rahatsız eder hatta zaman zaman kitabın orijinal dilde ki yazım şekline bakarım. Bir kitap çevirmen, düzelti, son okuma gibi birçok evrenden geçtiği halde nasıl bu kadar çok hata olabiliyor anlamsız geliyor bana. Netice olarak özensiz yapılmış iş gözüyle bakıyorum. benim için hep böyleydi hep böyle olacak. Örneğin diyalog şöyle gelişiyor Vi bir yerde ''boşver gitsin" diyor bir satır giriyor araya ve Lincoln diyor ki "Seninle ilgili hiçbir şeyi unutmam" bu bir yazım hatası değil ama tutarsız bir diyalog. Bir cümle ve karşı cümle gibi durmuyor okurken, bağımsız iki cümle gibi duruyor. Ama orijinal haline bakarsak Vi' nin "forget it" unut gitsin dediğini görürüz. Bu basit ve doğru çeviri ile Lincoln'ün "Seninle ilgili hiçbir şeyi unutmam" sözü anlam kazanır.
Pedagojik açıdan bu kitap yasaklanmalı. Cidden. Olay örgüsü, anlatım, kelime seçimleri, yaşananlara verilen tepkiler. Facia. Şımarıklık bir çocuk kitabında ne kadar rahatsız edici işlenebilirse o kadar rahatsız edici işlenmiş bu kitapta.
Okumak için neden bu kadar geç kaldım ben de bilmiyorum. Çok daha erken okunmayı hak eden harika bir kitap. Yeni ufuklar, yeni fikirler, acabalar, keşkeler. Okurken kendi çocukluğumun, tanıdığım çocukların yaşamının barındırdığı ihtimaller silsilesi elbette ki beni bambaşka yerlere götürdü. Zamanla ReRead için büyük bir istek duyacağımdan çok eminim.
Okur Takip Önerileri
yazar tüm tuşlara aynı anda basmış. olmuş mu? olmamış. bazı iadeler, cümleler o kadar kötü ki okurken sosyal medya diliyle "cringe" oluyorsunuz. ayrıca o kapak tasarımı ne alaka? gerçekten ne alaka?
Son dönemde okurken en zorlandığım kitap oldu Rüyalar Anlatılmaz. Karakterlerin bu kadar yalnız ve sevgisiz nasıl yaşadıklarını sorguladım durdum uzunca bir süre. Ne bir kırık tebessüm, ne tatlı bir an, sadece ve sadece koskoca bir yalnızlık. Ama öyle romantize edilebilecek 'beni kimse anlamıyor, hiçbirinizi istemiyorum hayatımda' gibi tercih ile gelen türde bir yalnızlık değil. Basbaya acılı, sancılı, kıvrandıran ve kalbi sakat bırakan türde bir yalnızlık. Üç kardeş, üçü de paramparça. Olayların ardından bir aile faciası çıkmasını elbette bekliyor insan. Ve beklenilen darbe çok sert geliyor. Öyle sert ki insan acıdan donup kalıyor.
Hülya'nın diyalogları o kadar keyifliydi ki; kitaptaki bildiğimiz, yaşadığımız, paylaştığımız birsürü acının yanısıra gülmeyi hatırlatan sarkastik yorumlar ve şarkılarla eşlik etmesi belki de kaybetmememiz gereken ama bunu unutup yine de kaybettiğimiz alaycı yanımızdır... ya da belki de o yanımız hiç var olmamıştır bilemiyorum ben de. sonu çok yerindeydi diye düşünüyorum ne olsa böyle hissetmezdim diye düşündüren bir son. iyi ki böyle oldu diyemiyorum tabii ama yine de çok yerinde çok kıvamındaydı benim için. Ve o sonda ki mektup o kadar güzel yazılmıştı ki kendimi bir aşk romanı okuyor gibi hissetmeme sebep oldu. ordan oraya sürüklenen bir hikayede belki de o sonu yaşamak için sürüklenmiş olduğunu düşündüğümüz genç bir kadın.
zaman akıp giderken, hayatımızdan geçip giden insanlardan herhangi birine, belkide bize ait olabilecek kadar gerçek 3 hikaye. Nergis, Elif ve Mehmet'in hikayeleri. Bir aile ve 3 farklı hayat. Nergis yalnız bir ruh, aşık olmuş, anne olmuş ama o hissi, o kutsal gördüğümüz annelik hissini kalbine ve hayatına kabul edememiş, istememiş anne olma tercihinden dolayı pişmanlık duyan, büyük bir aşkla sevdiği kocasından başka birine bir anda aşık olabilen bir kadın. anlaması zor bir hikaye ama insan yine de kızarmıyor o kadar gerçek, o kadar kırık bir hikaye ki bazı şeyler elimizde değildir...
Elif boşanma kararı almış ve hemen sonrasında bebek beklediğini öğrenen, anne olmak istemeyen anneliği sevmeyen bir annenin ve boşanmış bir ailenin kızı olarak büyümüş bir kadın...
Mehmet. Karısına aşık ama karısının başkasına aşık olduğunu anlayınca gitmesine engel olmayan vurup kırmayan, kavga çıkarmayan sadece kızından da ayrılıyor olmanın büyük hüznünü yaşayan genç bir adam. Keşke daha çok detay verilse keşke daha çok anlatılsa diye düşündüm Mehmet'in hikayesi ama netice olarak hikayesinin ne kadar berrak olduğunu kısa oluşundan görüyoruz. Gülsüm'ün hikayesini okumayı çok isterdim. Melisa Kesmez hanımefendi sürekli yazsın bende sürekli okuyayım istiyorum. Her kitabında bulduğum o aşina tat, o bildik his o kadar iyi geliyor ki kalbime...
tesadüfi karşıma çıkan bu kitaba reading slump eşiğindeyken en kötü ne olabilir ki diyerek başladım. sıfır beklenti. tebessüm, hüzün, kahkaha hepsini bir arada sundu kitap bana. çok tatlı bir kurgu ile harmanlanmış efkar, neşe, öfke, kişisel savaşlar ve aşklar... senler ve benler oyunu... bir kumru, iki kuzgun, bir yeşil bank ve bir ağaç dalı... bazı tesadüfler çok güzeldir. iyi ki okumuşum.
reread
Bu seriyi ilk okuduğumda çok karmaşık bir sıralama izledim ama yine de parçalar kafamda birleşti zamanla. Bir süredir okuduğum polisiyelerden istediğim tadı alamayınca tekrar okuma dürtüsü kendini gösteriyordu ve bende bu dürtüye kucak açtım. Bu sefer bir şeyleri doğru yapma isteğiyle olması gereken sıralamaya uymaya karar verdim. Harry Hole kayıp bir ruh, kırık bir kalp, tek tabanca olmanın yazılmış hali olan bir karakter benim için. Sadece birkaç benzerlik olmasına rağmen çok fazla Behzat Ç vibeı veriyor bana. Sanırım bu yüzden de seviyorum. Ve sadece kazanan, sadece doğru olanı yapan hırslı bir dedektif değil Harry Hole. yaraları, kayıpları, hataları ve travmaları olan gerçek bir karakter tıpkı her birimiz gibi. seriye genel bir kasvet hakim. yaz mevsiminde geçen kitaplarda yazın boğucu ve bunaltıcı havası, kış mevsiminde geçen kitaplarda Norveç'in dondurucu ve yapayalnız havasını çok iyi betimliyor yazar. Jo Nesbo'nun Harry Hole dışında bir kitabını daha okudum. 2 kere okumayı bıraktım vazgeçtim reading slumpa girdim yenildim fakat bir süre sonra geri dönüp kitabı bitirene kadar mücadele verdim ve bu mücadele Harry'e olan sevgimi bir tık daha artırdı. Harry Hole daha farklı daha gerçek daha makul. 2. okumamda hissettiğim şey eski bir dostla uzun süre sonra karşılaşmak gibiydi..
Olay örgüsü 3/5 6/10
Zahra 4/5 8/10
Rowan 3/5 7/10
Baskı ve çeviri kalitesi 1/5 1/10
Öncelikle şunu belirtmek istiyorum ki çok tatlı bir hikayeydi. Tam bir grampy × sunshine tropu. Okurken çok keyif aldım. Tekrar tekrar dönüp okuyabileceğim kitaplar kategorisine giriyor diyemem ama okurken kahkahalarla güldüğüm sayfalar oldu. Zahra çok sevdiğim nadir kadın karakterlerden birisi olmayı başardı, zeki hayalperest, güçlü ve yaraları ile mücadele etmesini biliyor. Rowan ise tam bir erko. Zeki, güçlü, sorumluluk sahibi ama yaralarıyla mücadele etmesini değil onları kamufle etmesini biliyor. Aradığım şey bir romantik komedi olduğu için bu kitap bana göre gayet yeterliydi fakat şunu söylemeden geçmek istemiyorum bir kitap okurlarına ulaşana kadar çevirmen, editör, düzelti, son okuma gibi birçok kişinin okunmasından geçiyor fakat o kadar çok yazım hatası vardı ki okurken bu durum beni çok olumsuz etkiliyor iki üç tane yazım hatası insanı rahatsız etmeyebilir neticede matbaa işinde böyle şeyler olabilir fakat sürekli sürekli kelime hataları ve yalın halde olması gereken kelimelerin yanında bir ek oluyor olması okur için aşırı dikkat dağıtıcı. Bu kadar popüler bir kitabın, bu kadar beklenen, bu kadar reklamı yapılan bir kitabın böyle büyük ve bu kadar çok hata ile okurlara ulaşmış olması açıkçası çok kalitesiz duruyor.
