Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kitapta şöyle bir şey okudum ; Kalbime ayakkabılarınla girdiğin için hiç kızmadım. Bu hayatta seni kim incittiyse, hepsi için ben özür dilerim" diye yazıyordu. Bak bazı kalpler, kendi incinmişliğinde dahi özür dileyebiliyor. Birini gerçekten her şeye rağmen sevmek bu sanırım...
Reklam
o kadar haklı ki
Şöyle bir şey okudum çok hoşuma gitti: "Sevdiğin insanlara karşı zor olmamak için o kadar basitleşiyorsun ki sana değer bile vermeye gerek duymuyorlar. "
Şöyle bir şey okudum; birini hiçbir zaman affedemeyeceğini anladığında ondan vazgeçersin. Birini ondan vazgeçemeyeceğini anladığında affedersin. Buz gibi bir haklılık bu ❤️‍🩹
Şöyle bir söz okudum az önce(italyanca): "Başına bir şey gelirse bana söyle, çünkü birlikte gülüp yalnız ağlamamız adil değil."
Şöyle bir söz okudum (italyanca): “Başına bir şey gelirse bana söyle, çünkü birlikte gülüp yalnız ağlamamız adil değil.” (Se ti succede qualcosa dimmelo, perché non è giusto che si ride insieme e si piange da soli.)
Reklam
Hiçbir şey hoşuma gitmiyor
"Hiçbir şey hoşuma gitmiyor." Otobüste bir yolcu şöyle diyor: “Hiçbir şey hoşuma gitmiyor.” "Ne radyo ne sabah gazeteleri ne de tepelerdeki kaleler. Ağlamak istiyorum." Şoför, "Durağa varıncaya kadar bekle" diyor. "O zaman istediğin gibi ağlayabilirsin yalnız başına." Bir kadın şöyle diyor; "Ben de aynı durumdayım, benim de hiçbir şey hoşuma gitmiyor. Oğluma mezarımı gösterdim, sevdi de uyudu orada, hoşça kal demeksizin. Bir üniversite öğrencisi: "Benim de hiçbir şey hoşuma gitmiyor. Arkeoloji okudum, ama bulamadım taşlarda kimliği. Ben sahi ben miyim?" Ve bir asker şöyle diyor: "Benim de hiçbir şey hoşuma gitmiyor. Beni kuşatan bir hayaleti kuşatıyorum her daim." Asabi şoför söylendi: "İşte son durağa yaklaştık inmek için hazırlanın. Yolcular hep bir ağızdan: "Durağın ötesindekileri istiyoruz, devam et sürmeye!" Ben ise, "beni burada indir" diyorum. "Ben de onlar gibiyim, hiçbir şey hoşuma gitmiyor, lakin ben, yolculuktan da yoruldum." (Mahmut Derviş)
Okumak kimseyi olduğundan daha iyi yapmıyor. İnsanın içinde ne varsa onu daha iyi hale getiriyor sadece. Niyeti kalbi kötü olanlar okudukça daha kötü, iyi olanlar okudukça daha iyi olurlar. Hiç kimse kitap okudu diye değişmez. Duyarsınız şunu şunu okudum öğrendim hayatım değişti, diye. Aslında onlar zaten öylelerdi sadece içlerindekileri keşfedememişler, arayış içindelerdi ve öğrendikleriyle aradıklarını yani olduklarını bulmuş oldular. Şöyle örneklendirelim. Art niyetli bencil vicsansız bir pislikle iyi biri olsun. Bu ikisine mesela empatiyi öğretecek, anlamını, nasıl bir şey olduğunu ve empati yapmaya teşvik edici şeyler okumuş öğrenmiş olsunlar. Kötü olan karşısındakini daha iyi bilip anlayıp artık daha iyi sömürebilecek, insanları kullanabilecek hale gelir. Onların zayıflıklarını kullanır, duygularını sömürür. Ama iyi olan da karşısındakinin acısını, isteğini beklentisini daha iyi anlayıp karşısındakiler için daha çok gayret edip kendinden verir.
Vasiyetimdir Sevgili Atölyem;
‘Ah’lar Ağacı 1- Bir ilaç içsem bari diye düşündüm, Biraz kolonya sürünsem, Ferahlasam, pencereyi açsam. Şöyle bir şey yazdım sonra: Yağmur, çamurlu bir elbise dikiyor şehre Sıkılıyoruz hepimiz bu çamurlu giysinin içinde.
kafamda bir sözlüğüm var sanırım. bu kelimenin anlamı şu, diğerinin anlamı bu diye sınıflandırdığım... o sözlük sanki tozlu raflar arasında bekliyordu, çıkarıp tozlarını dağıttım. ellerimi kirletti umursamadım. sayfaları teker teker çevirdim, yeniden okudum. bazı kelimelere yazdığım tanımlara güldüm, bazılarına acıyla baktım. bu sefer siyah değil,
1.497 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.