Sık sık başı ağrıyordu. Çok ders çalışmasına rağmen "anne çok çalışıyorum fakat unutuyorum" derdi. Bakkala birşeyler almaya gönderdiğimde ne alacağını unutuyordu. Not tutmaya başladı, not tutmasa unutuyorum diyordu. Keşke o zaman farkına varsaydım diye kendimi suçluyorum. Biz çok ders çalıştığı için belki zihni yoruluyor diye
Genç okur --şubat--
Sabah kahvaltısını krallar gibi yap , öğlen yemeğini prensler gibi, akşam yemeğini de fakir bir dilenci gibi ...
Reklam
+Şubat, o güzel gözlerinden yaş akmayacak. Kabul edeceksin. - Neyi ? + Mecnun'un Leyla'yı görüp, bana artık sen lazım değilsin, demesi gibi. Onu onsuz sevmeyi kabul edeceksin. Özlemenin en büyük hediye olduğunu kabul edeceksin. - ... beni hiç bilmeyecek mi ? Hiç mi ? + Hiç. Hazır mısın ? - Böyle bir şeye nasıl hazır olunur ki Sabah ? Şubat, 32.bölüm(final)
"Özgür bir Kürdistan tohumu ekiyorum. Onu geliştirip büyütün" Yalnızca bir dakika durup düşünün. Yukarıdaki tümceyi kim söylemiş olabilir? Apo mu? Aklınıza hemen Apo geldiyse, aslında bir bakıma başarılı oldular demektir. Görünen düşmana karşı Türk’ün savaşması zor olmaz. Ama saf Türk halkının görünmeyen sinsi düşmana karşı
FAKİR BİR ŞİMAL KİLİSESİNDE ŞEYTAN İLE RAHİBİN MACERASI
NAZIM HİKMET İlkönce yağmurla sonra birdenbire açan güneşle başlamıştı sabah. Henüz ıslaktı asfaltın solundaki tarla. Harp esirleri çoktan iş başındaydılar. Topraktan nefret duyarak — halbuki köylüydü birçoğu — tıraşlı ve korkak
Alıntı
Biliyor muydunuz... ??? Heidi’nin Gerçek Hikayesi – İsviçre’nin Karanlık Yüzü Verdingkinder ; Çıplak Ayaklı Çocuklar Verdingkinder… Bu kelimeyi, “Sözleşmeli Çocuk” diye çevirsek de Türkçeye, kapsadığı karanlık ve acı öyküyü bilmeden anlamını açıklayamayız. Bu yazıda onlardan “çıplak ayaklı çocuklar” olarak söz edeceğiz. Karlı dağlarla
Reklam
256 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.