Sığ suları, en hafif rüzgarlar bile coşturabilir.
Derin denizleri ise ancak derin sevdalar coşturur.
Biraz da sessizliğim konuşsun, harfsiz bir dil bulalım içimizde,
Sadece ikimizin anladığı bir hüzün olsun içinde!…
Sus gönlüm.
Çok dile getirme.
Sen dile yükseltçe gönlün daha da coşuyor,daha meraklanıyor
ve daha da zorlanıyorum.
Sus gönlüm.Çok laf etme.
Az söyle ki isimiz olgunlaşsın.
Az söyle ki Hakka karşı yanlış kelam çıkman.
Sus gönlüm.
Tuz basıp yaralarına ne kadar susulacaksa o kadar sustum.
Bir çığlık kanıyor en derininde yüreğimin
Açmadım kimseye yüreğimi
Sus gönlüm.Seni senden daha iyi bilen Rabbinin hükmü vuk’u buluncaya kadar.Senin nasibin sana ulaşıncaya kadar,ulaşmayanlarınsa senin nasibin olmadığını anlayana kadar sus...
Ve Deli Kurt'ta şiir: Z Vitamini hariç Atsız'ın bütün romanlarında şiir vardır. Deli Kurt da şiirsiz olamazdı. Bu romanın şairleri iki çobandır. Biri Gökçen Kız. Hem kaval çalar, hem şiir söyler:
Şu dağların meşesi gönlüm,
Billur şişesi gönlüm!
Yanıklık kemiğe işledi,
Sevdik deme sevdim
Bir ömür bekledim deme
mezarda kaldimda sevdim
Güneş doğmadı deme
Gündüz de kaldım da sevdim
Yandım deme ateş aldım da tutustum
Mutsuzum deme mutlu ettik de
Huzur ararım deme huzuru bir göze adadım
Kalbim feryad gönlüm Sebat etti
Gecem karanlık ay doğdu
Bülbül sustu deme sümbüller açtı
Dünya deme ölüm
O deme bizdik birdik
Söz söyleme
Sus ve duy
Atanda bir rüyanda bir ölümde bir
Kalbimde bir sevdam da bir kabrimde bir
Ruhumda bir hasretimde bir dünya 1 sen 1
Bazen, uzaklaşmak gerekir yakınlaşmak için,
Bazen, hatırlamak gerekir hatırlanmak için,
Bazen, ağlamak gerekir açılmak için,
Bazen, anmak gerekir anılmak için,
Bazen de susmak gerekir duymak için,
Eğer çok konuşmak faydalı olsaydı, iki ağzın ve bir kulağın olurdu.
Onun için, çok dinleyip az konuşmak gerek!
Eğer susarsan, konuşman daha aydınlık