Elbette bir acı yaşadım. Kanatlarım kırıldı. Elbette en kötüsünü gördüm. Şurada yaralarını usul usul, yaygara etmeden sarmaya çalışan bir kadınım.
Cemal Süreya
Bazen bir kitapta, bir zamanlar kafanızdan geçmiş, belirsiz bir düşünceye, uzaktan gelen, en ince duygunuzun ortaya serilişi gibi olan, kararmış bir benzetmeye rastladığınız oldu mu hiç?
İçimde biriktirdiğim çığlıklarım var benim.
Kimsenin olmadığı bir sahil kenarı bulup haykırmak istediğim..
Aklımda yargılayıp kalbimde öldürdüğüm anılarım var benim.
Defter defter yazıp yakmak istediğim...
Beni uykumdan uyandıran korkularım var.
Herkese anlatıp kurtulmak istediğim...
Rüyalarımda gördüğüm biri var benim.
Görmek için günlerce uyumak istediğim...
Özgürlüğümü engelleyen bağlarım var benim.
Hepsinden kurtulup uçmak istediğim...
Ve uçsuz bucaksız hayallerim var benim.
Hepsine bir bir koşup yaşamak istediğim...
İçimde bir şeyler var.
Kimsenin bilmediği, kimsenin görmediği...
İçimde, kaybolmak istediğim koca bir dünya var.
-P.K-
Şimdi açsam pencereyi beklesem
Sen gelsen
Olmaz ya hani geliversen
Hiç bir şey sormasan
Hiç bir şey söylemesen
Sussam
Sussan
Sussak.
Susuşların anlattığını dinlesek
Sırt sırta otursak
Katılasıya ağlasak
Sormasak birbirimize sebebini
Sarılsam
Sarılsan
Sarılsak.
Ve yine hiç bir şey konuşmasak
Ama anlasak
Ne vardı sahi
Olmaz ya
Hayal ya
Hani diyorum olsa ne vardı.
Cemal Süreya