-ADALET BiNASI-
"Adalet Binası'nın yerindeyse siyah bir kauçuk yığını yükseliyordu."
Sayfa 15 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Mıntıkamızın barbar dünyası mı? Bunu, bizi katliama hazırlayan bir kadından duymak ironikti. Ayrıca başarımızı neye dayandırıyordu? Sofra adabımıza mı?
-Beyazın Kusursuzluğu-
"Hiç bir şey kusursuzluğu beyaz kadar iyi temsil edemez."
Sayfa 380 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
Eğer bir avuç orman meyvesiyle yerle bir olabiliyorsa, sistem çok kırılgan demektir.
"-Vahşi. Güvenilmez. Çıkarcı. Ölümcül.
Ve bunun için ondan nefret ediyordum.-"
Sayfa 252 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
-Nefret-
"Yine de onlardan nefret ediyordum. Ama tabii ki artık hemen herkesten nefret etmekle meşguldüm. En çok da kendimden nefret ediyordum."
Sayfa 15 - Pegasus YayınlarıKitabı okudu
“Açlık Oyunları kutlu olsun! Ve şans hep sizden yana olsun!”
"Ama artık insanoğlu denen o yaratığa karşı en ufak bir sadakat beslemiyordum."
Pegasus YayınlarıKitabı okudu
İhanet. Hissettiğim ilk duygunun ihanete uğramışlık olması çok gülünçtü.
“Acaba o da beni özlüyor muydu?”
Sayfa 120Kitabı okudu
“Seninle birbirimize deliler gibi âşığız. O yüzden beni istediğin zaman öpmekten çekinme.”
Sayfa 286Kitabı okudu
Valinin kızı olduğundan züppenin teki olmasını beklerdiniz ama iyi kızdı. Yalnızca içine kapanıktı, benim gibiydi yani.
“Sıkıntılarını unut, dertlerini ötele,
Sabah olduğunda kalmayacak tek kırıntı.”
Sayfa 249Kitabı okudu
“Bir sürü kız gözüne çarptı elbette ama hiçbiri beni senin gibi etkilemedi.”
Sayfa 343Kitabı okudu
“İnan bana bir şeyleri yok etmek, yapmaktan çok daha kolay.”
Sayfa 224Kitabı okudu