Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Zeynep

Zeynep
@szeynepgunduz
Moleküler Biyoloji ve Genetik
Konya
50 okur puanı
Temmuz 2018 tarihinde katıldı
"O, size Kitap'da şunu indirdi: Allah'ın ayetlerinin inkar edildiğini ve onlarla alay edildiğini işittiğiniz vakit onlar başka bir söze dalıncaya kadar yanlarında oturmayın. Çünkü o zaman siz de onlar gibi olursunuz." (4 Nisa/140) Şeyh Süleyman bin Abdullah, bu ayet ile ilgili olarak şöyle der: "Ayet, zahiri anlamına göre değerlendirilir. Buna göre, Allah (Subhanehu ve Tealâ)’nın ayetlerinin inkar edildiği ve alay edildiğini işittiği halde, ikrah altında olmaksızın, onların söylediklerini reddetmeksizin veya onların meclislerinden ayrılmaksızın kafirlerle birlikte oturmaya devam eden kişi, onların işlediği fiili işlemese dahi aynen onlar gibi kafir olur. Zira bu, küfre rızayı içerir; küfre rıza ise küfürdür. Alimler, herhangi bir günahtan razı olan kişinin, aynen o günahı işleyen gibi olduğu konusunda bu ayetler ile delil getirmişlerdir. Kişi, kalben bundan hoşlanmadığını iddia etse dahi bu kabul edilmez; çünkü hüküm zahire göre verilir. Küfrü izhar eden kişi , kafir olur." (Ed-Dureru’s Seniyye, Cihad, 79)
Reklam
Alim takiyye yapar ve cahil de cahilce konuşursa, hak ne zaman ortaya çıkacak?
Allah (subhanehu ve teala)’ya karşı işlenebilecek en büyük günah şirktir. Buna Allah (subhanehu ve teala)’nın ayetleri ile alay etmek, hükümlerini ve emirlerini yürürlükten kaldırmak ve Allah’ın hükümleri haricindeki yasa ve kanunları adalet ile nitelemek gibi, daha fahiş olan şeyler eklendiğinde durum daha da ağırlaşır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Selef alimlerinin, günümüz tağutları ile kıyaslanamayacak derecede aralarında fark bulunmasına rağmen, kendi dönemlerindeki yöneticilere karşı takındıkları tavır son derece açık, kararlı, net ve temizdir. Peki günümüz davetçilerinin çoğunun, yöneticilere karşı olan tavırları nerede? Selef, siyasi bilimler fakültelerinden veya hukuk fakültelerinden mezun değildi. Düşmanlarının planları konusunda basiret sahibi olma bahanesiyle kokuşmuş gazeteleri ve dergileri de takip etmiyorlardı. Bununla beraber onlar, değil yöneticilerden, onların kapılarından bile uzak duruyorlardı. Ama bugün şeytanın dinleriyle oynadigi, selefe bağlıların(!) çoğu, dinlerinin ifsad olması uğruna dünyalarının menfaatini arzu ediyorlar ve kendilerini hor görüp umursamadıkları halde yöneticilerin kapılarının eşiğinden ayrılmıyorlar.
Yine söyle der: "Dini açıkça ortaya koymak, kafirleri tekfir etmek, onlarn dinlerini kötülemek, onların aleyhinde konuşmak, onlardan uzak durmak, onlara karşı sevgi göstermemek ve onlara meyletmemek ve yine onlardan ayrılmak ile olur. Sırf beş vakit namaz kılmak dini açıkça ortaya koymak değildir.” (Ed-Düreru’s-Seniyye, Cihad, 196)
Reklam
Allahu Teala’ya karşı ihlasla ibadet etmeden ve O’nu çokça zikir ve tesbih etmeden tüm ağır yüküyle bu büyük daveti taşıyabileceklerini zanneden kişiler hata etmektedirler. Onlar birkaç adım ileri gitseler bile azıksız dosdoğru yolu takip etmeyi sürdüremeyeceklerdir. Çünkü kuşkusuz azığın en hayırlısı takvadır.
Allah unutulmuş bir fazileti yaymak istediğinde, Kıskanç bir dili ona musallat eder.
Birinin size değer vermesini ve sevmesini istiyorsanız yapmanız gereken kendinizi geliştirmektir. Leo Buscaglia’nın dediği gibi: “Sen kendini dünyanın en etkili, en hoşa gidecek insanı hâline getirdin de mi insanlar seni sevmedi?”
Allah bir kişiyi onun kıymetini bazen saklayarak bazen de izhar ederek korur.
Bu nedenle söylenen sözü doğru anlamak için bağlam ne kadar önemliyse vahyi doğru anlamak için de siyer bilgisi o denli kıymetlidir.
Reklam
Kur'an kıssalarının bir başka hedefi de Kur'an ayetlerinin yaşanabilirliğini göstermektir. Bu nokta çok önemlidir. Yani Kur'an sadece ilkeleri anlatsa ve yaşanmış hiçbir örnek vermeseydi biz bu ilkeleri çok idealize edip ütopik bulur ve "Bir insan bunu yapamaz." diyebilirdik.
Zenginlerin daha iyi yaşadığını mı sanıyorsunuz? Namuslu, erdemli insanlar fakirken de güzel yaşarlar.
Sayfa 119Kitabı okudu
Sonuncu olmaya bile katlanmaya hazırken, ikinci derecede olmayı kendime uygun bulmazdım. Ya kahraman olacaktım ya da çamura batacaktım, benim için ikisinin ortası yoktu. Beni mahveden de buydu işte.
Birçok insandan daha akıllı, daha kültürlü, daha asilken; birilerinin yanında bulunduğumda; ezik büzük, çaresiz hisseden, dışlanan, kendini savunmaktan aciz, faydasız, çirkin bir sinekten başka bir şey olarak görmezdim kendimi.
222 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.