Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Cahit Zarifoğlu'nu zarif yapan, günümüzde oradan buradan sunulan ve çoğu ona ait olmayan aşk minvalinde şiirler değildir. Her insanın bir âlemi, yani bir derûnî dünyası vardır. Huyları, hâlleri... İşte en mahreminden iki avcumuz arasına süzülmüş o satırlarda gördüğümüz zariflik, onun şâirliğine değil, kendi derûnî âlemine aittir. Bir bakın Cahit Zarifoğlu, Bir Değirmendir Bu Dünya’da ne diyor: 1. Namazlarınızı tadil-i erkân üzere kılın. 2. İlmihâl okuyun. 3. Evimize yasaklı şeyler sokmayın. (Yazık ki televizyon ile bunları koyarız, diyor.) 4. Mobilyaya, eşyâya mahkûm olmayın. 5. İsraf etmeyin. 6. Kur'an okuyun, siyer okuyun. 7. Suriye'yi, Filistin'i, Afganistan'ı unutmayın. 8. Eşlerinize, çocuklarınıza iyi davranın. 9. Babalar, erkenden eve gidin. 10. Gıybet, dedikodu etmeyin. 11. Faiz yemeyin. 12. Güzelliği yayın. 13. Boş, malayani şeyleri terk edin. 14. İslâm’ı, münazara konusu etmeyin. 15. Particilik yapmayın. 16. Namazlarınızı camide kılın. * ‘’Babalar, erkenden eve gidin.’’ * Peki, n’için, babalar eve erken gidin, diyor Zarifoğlu? Aynı misâllere Teoman Duralı hoca da değiniyor, ‘’Ev…’’ diyor, ‘’Erkeğin derin bir nefes aldığı yerdir.’’ Evlerimiz bizim küçük devletlerimiz. Bu hânelerin her biri kendi başına bir devlet değil de nedir? Devlet'i başsız bırakmayın.
Cahit Zarifoğlu Ne Diyor?
•Namazlarınızı tadil-i erkan üzere kılın. •İlmihâl okuyun. •Televizyon izlemeyin. •Mobilyaya eşyaya mahkum olmayın. •İsraf etmeyin. •Kuran okuyun, siyer okuyun. •Suriye'yi, Filistin'i, Afganistan'ı unutmayın. •Eşlerinize çocuklarınıza iyi davranın. •Babalar evlere erken gidin. •Gıybet, dedikodu etmeyin. Faiz yemeyin. •Güzelliği yayın. •Boş,malayani şeyleri terk edin. •İslam'ı münazara konusu etmeyin. •Particilik yapmayın. •Namazlarınızı camide kılın.
Reklam
Önce kendi nefsime diyorum..
“Gelin, namaza yeniden başlayalım! Gelin, her gün değişen gündemin peşinden koşmak yerine değişmez gündemimiz namazın sevdalısı olalım. Gelin, içi boş ve baştan savma bir şekilde geçiştirilen namazlara bir can ve ruh üfleyelim; hayat arası bir namaz kılmak yerine, namaz arası bir hayat yaşayalım; özlediğimiz ve idealimiz olması gereken namazı bu yaşa kadar kılamadıysak, kabirde mi kılacağız, haydi yine yeniden aşk ve şevkle gerçek, diri ve duru namaza başlayalım. Eğer bugün namazı keşif yolculuğuna çıkmazsak huşu, tadil-i erkan ve ikame yüklü namazları ne zaman keşfedeceğiz?”
Gerçek mânâda ibadet ehli, namazlı-abdestli bir mü’min; hâl ve davranışlarındaki nezâket ve zarâfetle insanlar arasında ayırt edilmelidir. Zira lâyıkıyla kılınan makbul bir namaz, kulu fahşâ ve münkerden, yani dînin ve aklın çirkin gördüğü bütün kötülüklerden alıkoyar. Tâdil-i erkân ve huşû üzere kılınan bir namaz, kişiyi ahlâken olgunlaştırarak davranışlarına da nezâket, zarâfet, incelik, hilm, mülâyemet, şefkat, rikkat ve hassâsiyet olarak akseder. Yani kâmil mânâda namaz kılan bir mü’minde; kaba-saba, nezâketsiz, nâdan ve kırıcı davranışlar görülmez. Şayet görülüyorsa, o hâlde o kimse aldığı abdestini ve kıldığı namazını gözden geçirmeli, nerede hatâ ettiğine dikkat etmeli, kusurlarını telâfîye yönelmelidir. *Osman Nuri Topbaş 26.12.2019
97 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.