Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Cigaramiz karanfil yerine kan kokmusken. Dağlara da bahar yerine kış gelmişken. Ölen kim diye minarede sela verilirken. Uyku sevap yerine haram olmuşken. Yaralarımızı saracak yarabandimiz bile tukenmisken. Hayır hayır hani henüz erken. Erkeni geçi yok işte tam zamanı iken. Orda değilde surda belki . Ama öyle ama böyle. Ama işte. Neden niye. Kader diye. Kabullene kabullene. Yasaya yasaya öle öle..
EN ESKI YAZILARIM 1.
Saçmasında vurulduğun mazi namın olur Denizinde sarıldığın sinsi ahın olur Fırtınasında savrulduğun serseri zamanın Toprağında kuruduğun mezarın olur 
Reklam
Bir Taşra Evi Yağmur aniden bastırmıştı. Sokak lambası altında daha da belirginlik kazanan yağmur çiselerinin her geçen dakika bir daha artan çatıdaki tıkırtısını dinliyordu. Yağmurun dinmesini altına sığınarak beklediği saçak biraz daha yola yakın olsaydı sıçrayan sudan paçaları biraz daha az ıslanırdı belki. Çatıdan damla damla süzülen yağmur
UMUT ÖYKÜSÜ
KIZILDENİZ’DEN KÖPRÜCÜK KEMİĞİ’NE UZANAN UMUT Küçük pencereden yan tarafa neredeyse bitişik yakınlıktaki eski apartmandan açıkta kalabilmeyi başarmış gökyüzünün aydınlığı , dramatik filtresinin sağladığı görünüme benzer bir ışıkla odaya doluyordu. Yerde annesinin eski penyelerden ördüğü paspas , odanın iki duvarını uçtan uca