Edebiyat bilinçli olarak öldürülüyor.
Çünkü "önce söz vardı" kuralı gereği söz sanatları, kitleleri düşündüren, harekete geçiren ve isyan ateşini körükleyen en köklü sanat.
Tanrı bile insanlara kitaplar yoluyla seslendi.
Darwin, Marx, Freud, Einstein dünyayı kitaplarla değiştirdi.
Bu yüzden gerçek edebiyat "kapitalist diktatörlük" için tehlikeli bir tür.
Sadece tüketici olarak gördükleri bireyler düşünmesin, soru sormasın, ayaklarına blue Jean geçirip, kafalarına jöle sürerek mutlu olsun istiyorlar.
Kitapların yaydıkları hümanist fikirlerden hiç hoşlanmadıkları için edebiyatı, varlıklı ve züppe entelektüeller arasında oynanan içi boş bir oyuna çeviriyorlar.
Hitler'in kitap yakması kadar vahim bir gelişme bu.