"At şarkı söyleyemediği için talihsiz midir? Hayır, ama koşamazsa talihsiz olur. Köpek uçamadığı için talihsiz midir? Hayır, fakat koku alamazsa talihsiz olur. İnsan aslanları boğamadığı ve olağanüstü işler yapamadığı için bedbaht mıdır? Hayır, o bunun için yaratılmış değildir. Ama temizliği, iyiliği, vefayı ve adaleti kaybettiği ve ruhuna Tanrı'nın işlediği ilahi değerler silindiği vakit bedbahttır."
Çatı lakırtısı
Tanrı'dan adalet dileyen, daha doğrusu "Tanrı'nın adaleti"ne sığınan vatandaş, parmağını emerek uyuyan yumurcak gibi değildir tabi. Laf aramızda, biraz şeydir. İnsanın işini insanın mizanını Tanrı'ya hasretmek gibi düşünebiliriz. Tanrı'nın ölçüsü, metresi, nisbî nazarı olduğunu düşünmüyorsak elbette. Rahmet, adalet değil, şükür ki değil.
Mehmet Emin Alperen Kılıç
@toprakvegokyuzu
·6ay
Lakırdı
'Adalet'in Türkçesine 'eşitlik' der ve buna kendimizi inandırırsak muhayyel ihtilafların kiklopslarından birinin gözünü oymuş oluruz. Ülüg, ülgü, köni gibi mefhumlar kısrak başı gibi uzanırken uzak Asya'dan Küçük Asya'ya, terekemizden düştü, tekrar kaldırılır mı onu zaman gösterir. Dürüst olacaksak, adl sözünün Arap dilinde, ölçüye, şeyler arasındaki denkliğe işaret ettiğini, alemde birbirine eş, eşit olan iki varlık dahi olmadığını söylememiz gerekir. Eşit olduğumuz için değil, eşleyebildiğimiz için, eşleşebildiğimiz için, eş olabildiğimiz için Türkçe konuşuyoruz. Yönelişimiz bütüne doğru olduğu için. Birlik için. Unutma eğilimindeyiz fakat varlıklar sayı değil, varlıklar.
İLTİMAS/CEMAL SAFİ
Sen olmazdın tanrı'nın adaleti şaşmasa
seni tarif mümkündü lisanları aşmasa
daha binlerce güzel yaratırdı sıradan
seni yaratıyorken bu kadar uğraşmasa
Ve daha nice sorular...
Aklıma takılan sorular (birkaç tane daha vardı ama unuttum) 1- İslam dininde eşcinsellik günah mı? Günahsa neden günah? 2- Tanrı (Allah) neden yasak meyveyi yarattı? 3- Eğer Adem ve Havva'nın dünya hayatını yaşayacakları, sınav olacakları kesin ise yani bunların gerçekleşmesi Tanrı tarafından isteniyorsa neden yasak meyveyi yemeleri sonucu oluşan bir hata olarak gösterildi? 4- Kıyamet koptuktan sonra Şeytan'a ne olacak?
Bunları bir arkadaşım yazdı. Benim de ek olarak sorularım:
Allah kıskanç mı? Hz Muhammed neden bir sürü kadınla evlendi? Neden karılarına adaletli davranmadı? Aişe ve Cavriye daha küçükken onlarla yattı? Neden Allah tanınmak istedi? Neden biz bu dünyaya gözümüzü açtığımızda gerçekten allahın olduğunu bize göstermedi? Peygamberin nefsine düşmesine neden izin verdi? Doğruları bize baştan öğretmeliydi! Sağlam belgeler neden yapmadı?!
Benim de şimdilik qklıma bunlar geldi. Bunlar için tartışmaya hazırım!
Sorgulamak , beraberinde inançsızlığı da getirmemeli. Tanrı! Demek isterdim ama Kutsal kitabında kendine "Allah" ismini veren yaradana karşı büyük kibir olduğunu düşündüğüm için kullanmamayı tercih ediyorum. Evet ,Allah üzerinden, din üzerinden insanların sömürgesi ve köleliği sorgulanabilir ve buna itiraz edilebilir fakat bu ,beraberinde derin ve doğru bir araştırmayı, adaleti ve ışığı getirmeli, inançsızlığı ve şeytanın ekmeğine yağ sürmeyi değil.
(...) Herkes birkaç beden daha büyüğünün, birkaç ayar daha niteliklisinin peşinde. Çıta hep daha yüksekte. Tamam da hayatın gerçeği böyle değil ki.! Hayat, muazzam bir denge üzerine kurulu. Daha üstü de, daha altı da acı verir, mutsuz eder insanı. Dengini bilmek, bunun için de kendini iyi bilmek ve kendi gerçeğinin aynasına doğru bakmak gerek. Ağırlığını iyi tartmak, boyunu doğru ölçmek gerek...
Sahip olmayı arzuladığımız pek çok şey, asla bizim olmayacak olandır. Bizim olmayacak olanı arzulamaksa bedende acıya mayalanmak, ruhta kahra döllenmektir. Ulaşılmaz ufuklara acı acı yutkunmak da burdan sızar insan ömrüne.!
Bir tutam güzellik her insanın varlığına mutlaka eklenmiştir. Tanrı'nın yaratma sanatındaki ustalığı, bu konudaki adaleti ile sabittir. Bu bağlamda çirkin insan yoktur. Güzellik kiminin ruhuna, kiminin tenine ilişiktir...
* Mehmet Elçi