Ankara taşından yapılma Büyük Millet Meclisi mimarını utandırmadı. Taş gibi kararlar aldı bir gecede. Bir gecede üç gencin idamı çarçabuk geçiverdi. Babalar zembereklerini çözemediler, oturumu seyrettiler put gibi. Gerdan kıra kıra idama evet diye bağıranları, ellerini kaldırarak bir savaş kahramanı gibi idam selamı çakanları, kahkahaları, alkışları. İplerini ben çekerim diyen cellat heveslilerini. Gözlerini genç ölülere dikmiş akbabaları seyrettiler ve zembereklerini orada asla koy vermemekten başka hiçbir şey dilemediler.
Ankara taşından yapılma Büyük Millet Meclisi, mimarını utandırmadı. Taş gibi kararlar aldı bir gecede. Bir gecede üç gencin idamı çarçabuk geçiverdi. Babalar zembereklerini çözemediler. Oturumu seyrettiler put gibi. Gerdan kıra kı- ra, "Idama evet," diye bağıranları. Ellerini kaldırarak bir savaş kahramanı gibi idam selamı çakanları, kahkahaları, alkışları, "İplerini ben çekerim," diyen cellâd heveslilerini, gözlerini genç ölülere dikmiş akbabaları seyrettiler ve zembereklerini orada asla koyvermemekten başka hiçbir şey dilemediler.
ödünç veya içten zaruretti modaya uymak
kurdukları cümleyi içine devletten menkul bir tehdit
katarak parlatmak zaruretti
parlak cümleyi muhatabın yüzüne çarpmak zaruretti
mazurdu hepsi çünkü rulet misali devran dönmüş
bu durulan noktaya gelmişti
mahcurdu hepsi çünkü ekmeğini taştan çıkarmış olanlar
taş kırsınlar diye yol yapımına