Bu kültür, düşük özgüveni insanların hayatlarını kontrol etmelerini güçleştiren görünmez bir hastalık gibi sunar. Dolaşıma soktuğu kültürel mitlerden bir tanesi de, toplumsal kötülüklerin altında düşük özgüven sorununun yattığı önermesidir. Oysa bugün psikoloji araştırmaları yüksek özgüvenin düşük özdenetim anlamına geldiğini, bunun da saldırgan davranışı tetikleyebildiğini gösteriyor. Değerli sosyal bilimci Roy Baumeister özdenetim duygusunun kişisel gelişim düsturundan çok daha önemli olduğunu, kendisini denetleyip sınırlandırabilen insanların topluma çok daha büyük yarar sağlayacağını hep dile getirir.