“Acının bir limiti, korkunun bir sınırı yoktu. Onu yakalayabilecek bir ağ, üzerinden sekebileceği herhangi bir şey, acısını ve kederini sona erdirecek bir zemin yoktu.”
Pike ile evden ayrılan Buffy bu sefer de Las Vegas'ta bir maceraya çıkıyor.
Dizinin önemli karakterlerinden Angel ve dizinin 5. sezonunda varlığını öğrendiğimiz Dawn ile ilk defa bu çizgi romanda karşılaşıyoruz!
Buffy, Angel ve Giles'ın olmak üzere tam 3 bakış açısıyla okuyoruz bu hikayeyi. Buffy ailesiyle yaşadığı problemlerle ve gözetmeni olmadan vampir avcısı olmakla uğraşırken, Angel doğruları ve yanlışları arasında büyük bir savaş veriyor ve Giles da gözetmen olup olmak istemediğini çözmeye çalışıyor.
Konuşmalar tamamen Joss Whedon'ın orijinal serisi Buffy the Vampire Slayer'daki gibi, bu sebeple hiç yabancılık çekmeyeceksiniz ve büyük bir keyifle okuyacaksınız.
Eğer 1992'de çekilmiş Buffy the Vampire Slayer'ı izlemediyseniz ve Buffyverse'e giriş yapmak istiyorsanız başlangıç için okumanız gereken oldukça iyi bir çizgi roman!
"Buffy the Vampire Slayer" dizisinden öncesinde Buffy'nin nasıl bir yaşantısı olduğunu ve nasıl avcı olduğunu öğrendiğini anlatan bir çizgi roman. Buffy, dizide Sunnydale lisesine gelmeden önce eski okulunda vampirleri öldürmek için okulun spor salonunu yakmak zorunda kaldığından bahsetmişti, işte tam olarak o dönemi anlatıyor.
Buffy o zamanlarda aslında "it girl" dediğimiz okulun popüler kızlarından birisi ve bir genç kızın istediği her şeye sahipken tüm hayatı birden değişiyor.
Gözetmeni Buffy'i buluyor, ona olması gerektiği kişiden ve kaderinden bahsediyor. Ancak Buffy bu yeni dünyasına alışmakta çok zorlanıyor ve kendi içinde yaşadığı tüm bu sorunlar hem okul hem de aile hayatında çeşitli sorunlara yol açmaya başlıyor.
Sadece 2 çizgi romanda görme fırsatı bulduğumuz Pike'la bu çizgi romanda tanışıyoruz.