SESİME DOKUN
.. zaman, düşlerin içinde kayıp bir ülke düşler, gecenin sarkıklığında yırtık sevişmeler düşlerde katık… sarardıkça yağmur
Hemen hemen her cenazede bu uygulamaya tanıklık ediyorum Muhammed. Bu çok saçma değil mi? Nasıl yapabiliyorsunuz? Anne, baba veya herhangi biri... Ortada ölüm varken yaşamak için en temel ihtiyacın peşine düşmek nasıl bir ironidir? Ölene nispet yapar gibi? Dininizde "oruç" gibi bir olgu yokmuş gibi. Yoksa bu bir nevi, evde çalışan ustaya yemek hazırlayan ev sahibiymişçesine bu cenazeyi taşıyıp üzerine toprak atan insanlara amele muamelesi yapmak mı? İki senaryoda da sıkıntılı bir uygulama değil mi? Bu sandığın gibi bir şey değil. İslâm ile değil Türk olmakla alâkalı. Evine gelen misafire ikram yapmak ayıp bir şey değil mi? Anan baban ölünce de ikram yapma bir zahmet. Milletin aklında yemek olduğundan dolayı dikkatlerini olaya veremiyorlar ki.
Reklam
Ben Sezin Kaza. Vatan için kan dökmeye yemin ettim. Çünkü toprak can almaz, can olurdu. Bunu öğrendim, bunu bildim, bunu yaşattım.
Şefkat artık sona ermeli, toprak onu alıp bağrına basmalıydı. Ne güzel bir dinlenme olacaktı!
Sayfa 37
Soğuksun ölüm; gövdemi toprak, ruhumu gökler alacak.
Hz. Mevlana Mesnevi’sinde anlatır: “Birisi gelip toprağı çapalamaya koyuldu. Orada bulunanlardan biri de dayanamayıp söylenmeye başladı: ‘Burayı ne diye çapalıyorsun? Dümdüz toprağı niye yarıp darmadağın ediyorsun?’ Adam ona şöyle cevap verdi. ‘Benimle uğraşma da kendi işine bak. Sen yapılmayı yıkılmada gör. Toprak kazılarak, alt üst edilerek darmadağın edilmeseydi nasıl gül bahçesi ve buğday tarlası hâline gelirdi? Eski düzeni bozulmasaydı tarla ve bostan olabilir miydi? Yara, neşterle deşilmeyince nasıl iyileşir? Terzi elbise yapacağı kumaşı işte bu hikmetle parça parça keser. Eski binayı yeniden yapabilmek için onu yıkarlar! Marangozun da demircinin de kasabın da işi, yapmaktan evvel yıkmak, kesmek, parçalamak değil midir?’”
Reklam
Kuş seslerinin uyuttuğu sabah Toprak susan kalem Ağlayan nar çiçeği Ve beşik beşik ölüm Tırpan vurdular merhametine Adını Filistin koydular Çocuk, silah ve zaman Çocuklar ölüyor akşam olmadan
Bir dert bulduk kendimize Daldan düşen yaprak için Allah'ımız kıyar bize Bir avuçluk toprak için Rüzgar gökte bir gezinti Üşürüz her akşam vakti Ne sıcak vücutlar gitti Toprağı ısıtmak için FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA
بسم الله الرحمن الرحيم يَا لَيْتَنٖى كُنْتُ تُرَابًا "Ne olurdu, keşke toprak olaydım!" Nebe' Sûresi, 78:40.
Sayfa 61 - RnkKitabı okuyor
İnsanları, geçinmek için ganimete muhtaç edenlere lanetler olsun!... Ekip biçseler, güdüp kesseler elbette doyarlar, gül gibi de geçinirlerdi. Bu sahiplenme hırsı neydi? Toprağı, insanı, varlığı bunca sahiplenmek için savaş neydi? Toprak herkese yeterdi ama sahiplenmek isteyenler işi bozuyordu. Şu dünyada her millet, her insan bu yüzden hayatını savaşarak kazanmak zorunda kalıyordu.
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.