Tuğba Kolkıran
@tuba_kolkiran
"Yaprak döker bir yanımız, bir yanımız bahar bahçe."
500 okur puanı
Ağustos 2018 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Allah vatana muhabbet duymayı, vatanı sevmeyi emrediyor. Bizim vatanımız Tuna demektir. Çünkü Tuna elden gidince vatan kalmıyor. Tuna kıyılarının neresini karıştırsanız oralarda atalarınızın kemiklerini bulursunuz.
Sayfa 15 - İSLAM BEYKitabı okudu
Ayrılık... ayrılık... yine ayrılık... yine ayrılık...
Ah, sanki nefes mi alıyorum? Canımın bir parçası kopuyor da, ağzımdan yere dökülüyor.
Sayfa 13 - ZEKİYEKitabı okudu
Ah, gönlümde ne ateşler yanıyor. Ciğerime ne hançerler vuruluyor. Gözümden ne zehirler akıyor!.. Bilseydi belki beni böyle bırakacağına acırdı da öldürür öyle giderdi. Beyim! Sen beni vatanın için terk ettin. Ben seni kimin için terk edeyim? Benim vatanım da sendin, canım da...
Sayfa 13 - ZEKİYEKitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Hem yaşayacağız hem de vatanın gelecekteki iyi günlerini göreceğiz. Daha sonra da ardımızda vatan yolunda ölmeyi bin yıl yaşamaktan hayırlı sayan çocuklar bırakacağız.
Sayfa 12 - İSLAM BEYKitabı okudu
Vatan, herkesin öz annesidir. Birçok insan sağlığında sütünden, hastalığında ilacından geçinmeye çalışır. Bu vatanın her karış toprağı atalarımızın kanıyla yoğrulmuştur. Kimse üzerinde iki damla gözyaşı dökmek istemiyor.
Sayfa 11 - İSLAM BEYKitabı okudu
Ah, vatanını sevmeyen adamdan nasıl aşk beklersin?
Sayfa 9 - İSLAM BEYKitabı okudu
Devlet savaş açmış. Düşman sınırda şehitlerimizin kemiklerini, topraklarını çiğnemeye çalışıyor. Nasıl olur! Düşmanın silahı vatana çevrilsin de karşısında önce benim göğsümü bulmasın? Nasıl olur! Vatan tehlikede olsun da ben evimde rahat oturayım! Nasıl olur! Devlet yerinden oynasın da ben mıhlanmış gibi burada kalayım!
Sayfa 9 - İSLAM BEYKitabı okudu
Ben seni gördüğüm zaman gönlümden nelerin geçtiğini bilir misin? Gözkapaklarım bir kere yumulup açılıncaya kadar arada bütün ömrümün kaybolduğunu sanıyordum.
Sayfa 7 - İSLAM BEYKitabı okudu
Meseleyi aşırı derecede basitleştirmeyi göze alarak, durumu şöyle özetlemek mümkün: Güney Koreli kadınların davranış ve tutumları daha "maskülen" hale gelirken, Güney Koreli erkekler daha "feminen" oldu.
Sayfa 87 - IV - Toplumsal Mücadele
Bizi bizden başka kimse kurtaramaz.
Buna kimsenin gücü de yok hakkı da.
Bu yolu yürüyecek birileri varsa o da biziz.
-Buddha, "Dhammapada"
III- Siyasi Mucize
Koreliler dış dünyayı keşfetme konusunda hiçbir zaman hevesli olmasa da -geleneksel evlerde avluları çevreleyen pencereler dışarı değil, içeri bakar mesela- şamanlar farklı boyutlara geçer, ruhlarla konuşur ve fiziken seyahat etmeden araştırmalara girişir.
Sayfa 54 - II - Ekonomik Mucize
2019 yılı verileriyle dünyanın en büyük on ikinci ekonomisi ve en büyük beşinci ihracatçısı olan Güney Kore, birinci sınıf küresel şirketlere, sağlam bir altyapıya ve inanılmaz gelişmiş bir teknolojiye ev sahipliği yapıyor. Ülkenin 1960'lı yıllarda yoksulluktan kırıldığı, küresel ticarette tecrübesiz olduğu ve tek bir küresel markaya bile sahip olmadığı düşünülürse, bunun ne denli muazzam bir başarı olduğu görülebilir.
Sayfa 53 - II - Ekonomik Mucize
Güney Kore'de kapitalizmin itici gücü küresel ticaret olsa da, ağır basan unsur emek- yoğun üretime dayalı sermaye birikimidir: Hem devlet hem de şirketler insan gücünden (insafsızca olmakla birlikte) zekice faydalanmış hiyerarşik makinelerdir. Her ne kadar bu model alışılmadık olsa da, olumlu sonuçlarını kimsenin inkâr edemeyeceğini de belirtelim: Bu model sayesinde Güney Kore'deki kalkınma dinamiği tüm beklentilerin ötesine geçmiştir.
Sayfa 53 - II - Ekonomik Mucize
1950'lerin umutsuz tarım ülkesi Güney Kore, 80'li yıllarda endüstriyel bir dinamoya dönüşmüştü ve yeni Japonya olduğundan söz ediliyordu. 1985 yılında Newsweek'in kapağını "Kore A.Ş. geliyor" başlığı süslüyordu.
Sayfa 41 - II - Ekonomik Mucize