"Dünya’yı bize büyük gösteren bizim küçüklüğümüzdür, oğul. Hırsımız, sabırsızlığımız, bencilliğimizdir. Önce bunların yüzünden küçülüyor, sonra da dünyayı çok büyük görüyoruz.”
Usul usul zihni ve gönlü durulmaya başlamıştı. Anlayabildiği kadarıyla emanetin aslı Allah’ın güzel isimlerini kalben idrak edebilme ve bunun varlık alemindeki tecellilerine şahit olma yeteneğiydi. Zira O’na dair bilgiden yüce bir ilim de yoktu; bundan gafil olmak kadar zifiri bir zulmet de...