Her geçen gün kendime olan öfkem artıyor. Ruhum, tırısa alışmış bir atın, rahvan gitmeye zorlanması gibi huysuz, huzursuz. Kınadığım insanlardan rol çalıyorum. Sürekli olarak eleştiriyor ve eleştirdikçe de eleştirdiğim insanlara dönüşüyorum. 'Biliyorum' uykusundan uyanamıyorum. Oysa bildiklerim, yanıldıklarımın zekâtı bile sayılmaz.