Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Bugün bizim için muasırlaşmak demek, Avrupalılar gibi zırhlı gemiler, otomobiller, tayyareler yapıp kullanabilmek demektir. Muasırlaşmak, şekilce ve maişetçe Avrupalılara benzemek değildir.
Reklam
Her şeyden evvel gerek memleketimizde, gerekli İslam ülkelerinde daima milli bilinci uyandırmaya ve kuvvetlendirmeye çalışılmalı. Çünkü bütün ilerlemelerin kaynağı milli bilinç olduğu gibi, milli bağımsızlığın çıkış ve dayanak noktası da yalnız olur.
Sayfa 110Kitabı okudu
Hakikaten bir İslam vatanı vardır ki, bütün Müslüman milletlerin sevgili yurdudur. Diğeri milli vatandır ki, Türkler kendilerine “Turan” veriyorlardiğer kısmı Arap yurdudur ki, büyük Arap vatanının bir parçasıdır. Türklerin Türk yurduna veyahut Turan’ı hususi bir aşkla benimsemeleri ne küçük İslam vatani olan Osmanlı ülkesini, ne de büyük İslam vatanını unutmalarnı gerektirmez. Çünkü millet ülküsü, devlet ülküsü, Ümmet ülküsü başka başka şeylerdir ve her üçü de Mukaddes’tir.
Vatan, uğruna hayatlar feda olunan Mukaddes bir ülke demektir.
Reklam
Ya, o halde bu umumi Türk milletinin vatanı neresidir? Buna cevap olarak olarak deriz ki: Vatan ne Türkiye’dir Türk için ne de Türkistan; Vatan büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan!… Turan, Türklerin bütününü içine alan ve Türklerden başkalarını dışında bırakan ülkesel vatanidır.. Turan türkler’in oturduğu, türkçe’nin konuşulduğu bütün ülkelerin Toplamıdır.
Bir kalbimi yutmak için parçalamak lazımdır, milleti parçalamak için önce dilini parçalamak gerekir. Bunu yapanların bazıları bilerek yapıyorlar; bazıları da bilmeden yapıyorlar. O halde gösterilecek engellere rağmen İstanbul türkçesine ebedi dili kabul etmek bütün Türkler için milli bir vazifedir. Bu vazife yerine getirildiği zaman bütün Türkler dil ve edebiyatta ortak ve tek bir millet haline girer.
Türklerin milli menfaatleri için bugün elverişli olmayan bir fikir varsa, hiç şüphesiz sosyalizmdir. Çünkü milliyet Fikri’nin düşmanıdır. Halbuki türkleri her türlü çöküntülerden kurtaracak sebep ancak milliyet fikridir.
Ölçüsüz devletler her an kopacak bir kıyameti beklerler; Ülkülü milletlerse siyasi bakımdan ahirete göçmüş olsalar bile, muhakkak bir “ölümden sonra dirilme” ile müjdelenmişlerdir. O halde diriltici ve yaratıcı bir ülke sahip olan devlet ebedidir, ölmez.
Reklam
Felaket ve buhran devri geçtikten sonra ruhlarda doğmuş olan Ülkü güneşi artık sönmez. O, milletin bütün faaliyetlerini içten bilirsen bilek gibi sürekli olarak hareket ettirmekte devam eder.
Bir millet büyük bir felakete uğradığı, korkunç bir tehlike karşısında bulunduğu zaman fertlerindeki şahsiyetleri yutar. O zaman umumun ruhunda yalnız millî bir şahsiyet yaşar, bütün kalplerde bu millî şahsiyeti devam ettirmek arzusundan başka bir duygu kalmaz. Bu hengâmede fertler kendi o muazzez duyguyla karışık olan bu mukaddes düşünceye ülkü denilir ve bu buhranlı devreye de döllenme devresi namı verilebilir. Buhranlı zamanlar ülkülerin yaratılış günleridir.
Terbiyede takip ettiğimiz gayeler üçtür: Türklük, İslamlık, çağdaşlık.
" Vatan ne Türkiye'dir Türk için ne Türkistan; vatan büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan!.."
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.