Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yasemin Türkmenli

Yasemin Türkmenli
@turkmenliyase
Günümüzde ölmek insanlara özellikle zor gelir, çünkü hayatı anlamlı bir şekilde bitirmek artık mümkün değildir. Olmadık bir zamanda sona erer. Uygun zamanda ölemeyen, zamansız ölmek zorundadır. Yaşlı olamadan yaşlanırız.
Reklam
Hayat ne derece hayatta kalmaya dönüşürse ölüm korkusu da o derece artar.
Eziyet de kişinin kendi başarısızlığının sonucu olarak yorumlanır. Böylece devrimin yerini depresyon alır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sadece ve sadece tıp ve eczacılık aktarılması acının bir dil ve sonra bir eleştiri haline gelmesini engeller.
Neoliberal mutluluk dispozitifi bizi ruhsal içgözleme zorlayarak mevcut iktidar ilişkileriyle ilgilenmekten alıkoyar. Herkesin, toplumsal ilişkileri eleştirel bir gözle incelemek yerine, sadece ve sadece kendisiyle, kendi ruhsal durumuyla ilgilenmesini sağlar. Sorumlusu toplum olan özelleştirilir ve psikolojinin alanına aktarılır. Düzeltilmesi gereken toplumsal değil kişisel durumlardır.
Reklam
Akıllı iktidar ayartıcı ve müsamahar bir şekilde iş görür. Kendini özgürlük olarak gösterdiğinden baskıcı disiplin iktidarından daha görünmezdir.
Bağımlı kişi bağımlılığının farkında bile değildir. Kendini özgür sanır. Hiçbir dış baskı olmaksızın kendini gerçekleştirmekte olduğu inancıyla kendini kendi isteğiyle sömürür. Özgürlük baskılanmaz, sömürülür. “Özgür ol”, “itaatkar ol”dan daha yıkıcı bir zorlama yaratır.
Endüstri sonrası, kahramanlık sonrası çağda beden ne bir ön karakol ne de üretim aracıdır. Üst bir amaçla hiçbir bağlantısı olmayan, kendinden hoşlanan ve kendinin zevkini çıkaran hedonik bedenin acı karşısındaki tavrı, disipline edilmiş bedenin aksine, reddetme şeklindedir. Acıyı anlamsız ve yararsız görür.
Aldo Palazzeschi Karşı-Acı başlıklı fütüristik manifestosunda “ Acıda bulabildiği gülünecek şey oranında derindir insan. Daha önce insani acının derinliklerinde gömülü olmayan biri yüreğinin derinlerinden gülemez” der.
Acının arındırıcı olduğu unutulur. Acı katartik bir etki gösterir. Beğeni kültürü katharsis imkanından yoksundur.
Reklam
Beklemek, aynı zamanda bir yerdir. Beklediğiniz yerdir. Benim için beklemek, bu oda. Bir boşluğum ben ,burada, parantez işaretleri arasında. Diğer insanlar arasında.
Farklı olmaya yönelik bilinçli dürtümüz, sosyal öğrenmeye karşı bilinçli zaafımızla birleşir ve nihayetinde aynı “farklı” tercihlerde buluşuruz.
İnsanların muhtemelen diğer hayvanlarda bulunmayan bir “içsel dikkatlerini mevcut bir durumun farklı noktalarına bilinçli olarak yönlendirme ve otomatik reaksiyonlarının önüne geçme “ kapasiteleri vardır.
Bilgi elde etmeye dönük güdülerimizle su, besin ya da çiftleşme fırsatı elde etmeye dönük güdülerimiz aynı sinirsel ilkelerle çalışıyor.
İnsanlar eylemliliklerinin ellerinden alındığını düşündüğünde etkiye karşı direnirler. Bilakis eylemlilik sahalarının genişlediğini düşünürlerse söz konusu deneyime kapı açar ve hatta onu bir ödül gibi algılarlar.
98 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.