Ben, bir gün, ona Bolşevik rejimde vaki olan cinayetler ve şiddet hareketlerinden bahsettiğim zaman, inkâr etmedi. Fakat, pek de aldırmadı. Garip olarak, o Djerjinsky gibi insanların kanına girmekten haz duyulan günlerde, Verlofflar gibi insanlığı sevenler olduğu gibi, vahşiler ve Vakkas gibi Bolşevizm vasıtasıyla hayatını kazanmak isteyen insanlar eksik değildi. Verloff’un da, nihayet, Ruslar tarafından daha sonraları fırına atılarak yakıldığını haber aldık.