"Kütüphane yuvalanma yerimdi, doğum yerimdi, büyüme yerimdi. Kitaplarım da kütüphanelerle, kütüphanecilerle, kitap kurtlarıyla ve kitapçılarla doludur. Yani kitap sevgim öyle büyüktü ki sonunda... ne yaptım? Kitaplara aşık olan bir adamla ilgili bir kitap yazdım." Yazar kitap aşkını bu cümlelerle anlatmış. Romanı okurken yazarın kitap sevgisini fazlasıyla hissetmiştim. Üzerine bir de sesli önsözü okuyunca son derece mutlu oldum. Dönem romanı, bilimkurgu, klasik yakıştırmaları yapmadan herkesin okuması gereken bir kitap. Anlatılan distopya çok da hayal ürünü değil, çok da uzakta değil. Verilen mesajlar ince bir duygusallıkla işlenmiş. Anlatım tarzı çok hoş. Tam olarak kitap kurtlarına hediye edilmelik bir roman :)
Rahatına düşkün insanlar balmumundan aya benzeyen, gözeneksiz, tüysüz, ifadesiz yüzler ister yalnızca. Öyle bir çağda yaşıyoruz ki çiçekler bereketli topraklarda, iyi yağmurlarla büyümek yerine çiçeklerden beslenerek yaşamaya çalışıyor.