Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Oğuzhan ÜSTÜN

... zira rehbersiz ve desteksiz akıl şeylerin belirsizliğinin aşılmasında yetersiz ve noksandır.
Sayfa 52 - BilgeSuKitabı okudu
Reklam
Yanlış yolda koşuyorsan, ne kadar hızlı ve iyi olursan, o kadar çok yanlış yol alacağın besbellidir.
Sayfa 65 - BilgeSuKitabı okudu
ACM
"Oysa insan, dünyada anlam dilenen bir yabancı gibi."
Sayfa 14 - İnsanKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Ancak, onun arkasında bulunan en temel motif, en temel haliyle Sokrates'in şu cümlesi ile ifade edilmiş motiftir: 'Soruşturulmayan, üzerine düşünülmeyen bir hayat, yaşanmaya değmez.' İnsani kendi hayatını inceleme kabiliyetidir. Bu olmaksızın o, hiçtir. Felsefe, insanı insan yapan ve bir hiç olmaktan kurtaran araştırma, soruşturma, ruhunu anlamlandırma, yorumlama ve değerlendirme etkinliğinin, önemli sorular sorma ve onlara ciddi manada cevaplar arama özelliğinin, erdemli olma ve mutlu yaşama talebinin, kısaca bilgeliğe ulaşma özleminin en hakiki ve belki tek ifadesidir."
Sayfa 37 - Serbest AkademiKitabı okudu
"Modernlikler, ilahi vahye özgü bütün değerlerin, değer sistemlerinin dünyevi alandan sürgün edilmesiyle birlikte başlamıştı. Modernliklerle birlikte zihin dünyalarımız sekülerizm yönünde bir biçimde dönüştürüldü, zihinsel bir sakatlanma yaşadık, radikal altüst oluşlar yaşadık."
Sayfa 88 - HECEKitabı okudu
Reklam
"Her şey seküler bilim ve aklın içerisine alındığından aşkın değerler hayatımızın dışına sürüldü. Batılı epistemolojiye mahkum olmak, islami temellerden, ilke ve içerikten, ahlaki ölçülerden bağımsız bir bilim yaklaşımına mahkum olmak demektir."
Sayfa 90 - HECEKitabı okudu
"Düşünmek, risk almak ve cesaret etmek demektir. Düşünmeye cesaret edemeyen, kendi iradelerinden vazgeçer. Düşünmeye cesaret edemeyenler, medya sistemleri ve araçları yoluyla oluşturulan moda kimliklere, moda kültürlere bağlanırlar."
Sayfa 15 - HECEKitabı okudu
"Yani şiir bir şekilde, dille varılabilen en üst, en yukarıdaki değer alanıdır."
Sayfa 260 - TiyoKitabı okudu
Müslüman olmak; belli bir ritüeli yerine getirmek, belli bir davranış formunu uygulamak ile tamamlanabilecek bir şey değil... İslamiyet'in her şeyden önce bir kavrayış, zihnimizin kavrayışına ilişkin bir tarz, gönlün bir genişleme biçimi, bir alan açma, bir gönül alanı açma biçimi olduğunu anlıyoruz.
Sayfa 232 - TiyoKitabı okudu
Biz eğer bir ülkede, bir Müslüman ülkesinde, darl'ul İslam olmuş bir ülkede doğmuş ve yetişmiş isek, işimiz, bu topluluğun içinde kalarak, Müslüman vasfımızla daha üst düze bir hayata, (bu üst düzey her anlamda söz konusu olabilir) hem daha üst düzeyde müreffeh bir hayata, hem zevkler bakımından, hem sosyal ilişkiler bakımından üst düzey bir hayata emek vermek mecburiyetindeyiz.
Sayfa 145 - TiyoKitabı okudu
Reklam
Servet ve mevki... Neden bu ikisi bir arada anılmış? Çünkü kaba gücün kullanımı ile paranın kullanımı hep birbirine arka çıkan, birbirlerinden kopamayan iki insan meşguliyeti. Eğer servet servet olarak kalmak istiyorsa onun bir mevki ile, iktidar imkanıyla desteklenmesi gerekiyor. Eğer bir mevki, mevki olarak yüksekliğini korumak istiyorsa yanına serveti çekmek zorunda kalıyor. Dolayısı ile servet ve mevki düşkünü insanların birbirleriyle sıkı bir ilişkisi var ve çoğu zaman bu insan aynı olabiliyor...Bunların dine yaptığı zarar, dinin özünü boşaltmakla alakalı şeylerdir....
Sayfa 146 - TiyoKitabı okudu
Dünya müminin zindanı kâfirin cennetidir.
Tekboyutlu dünyada, tekboyutlu insan üreterek birtakım insanların birtakım insanları kontrol altında tutmasının keyfini süren kâfirlerin kendi cennetlerine kavuştuklarını varsayabiliriz.
"Yüreğimizi neden dinlemeliyiz?" diye sordu, mola verdikleri akşam. "Çünkü yüreğin neredeyse hazinen de oradadır."
Sayfa 151Kitabı okudu
"... Asıl önemli olan şudur; 13. - 14. asırlardan itibaren Batı'da 'Müslüman' demek 'Türk' demekti.... Oldukça şiddetle karşılanan ve çekinilen bir tabir."
Sayfa 31 - Kronik yayıneviKitabı okudu
"Türk kimliği ve şuuru; tarih kitabı okutarak, tarihi piyes seyrederek, tarihi film çekerek veya şiirle, müzikle oluşmuş değildir. Doğrudan doğruya kan, ateş ve kavga ile oluşmuştur."