"Aşk nedir?"
"Neymiş?"
"Aşk, Füsun karayolları, kaldırımlar, evler, bahçeler ve odalarda gezinirken ve çay bahçelerinde, lokantalarda ve akşam yemeği sofrasında otururken, ona bakan Kemal'in duyduğu bağlılık duygusuna verilen addır."
"Celâl Salik ile iki şarkı arasındaki sessizlikte gene yan yana geldik. 'İyi bir köşe yazısı ile aşkı birleştiren şeyi buldum Kemal Bey.' dedi bana.
'Nedir?'
'Aşk da köşe yazısı da, tabii ki bizi şimdi mutlu etmelidir. Ama ikisinin de güzelliği ve gücü, akıldan hiç çıkmamasıyla ölçülür.'
"Hayatımın en mutlu ânı dediğim şey bitip ayrılma vakti geldiğinde, küpenin teki ikimizin arasında, çarşafın kıvrımları içerisinde gizlenirken, Füsun gözlerini gözlerimin içine dikti.
'Artık bütün hayatım seninkine bağlı.' dedi alçak sesle."
"Ona bakarken, çok tanıdık birini görüyormuşum, onu biliyormuşum duygusuydu bu.
...Sanki kendimi onun yerine çok kolay koyabilir, sanki onu derinden anlayabilirdim."