Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Daha fazla sıkıntı doğurmaktan başka derdi olmayan bir sıkıntı; bugün çektiğiniz acının acısını yarın çekeceğinizi şimdiden size muştulayan acı – ne büyük bir açmaz bu, hem yararsız, hem bir o kadar sahte, ne büyük bir açmaz... ... perişanlığımdan yapılma uzun kaputuna sıkıca sarınmış, garda bir bankta kıvrılmış uyuyor kendimi beğenmişliğim... ... düşlenmiş imgeler dünyasından, eşit paylar alarak doğmuş bilgeliğim ve hayatım... İçinde yaşadığım anın kaygısı vız geliyor, uzun da sürmüyor. Zamanın enginliğine açım ben; ve koşulsuz olarak ben olmak istiyorum.
Aşk sadece gözleri kör etmiyor, burunlarıda tıkıyormuş
Bir defa birisine aşık olduysanız ve bir bireyle duygusal bir bağ kurduysanız; bir çöp arabası gibi koksalar da, bu koku­yu çekici bulursunuz. Ben hap kullanıyorsam; siz de sağlık­lıysanız, ama deodorant kullanıyorsanız, aslında nasıl kok­tuğunuzu bilemem. Deodorant kullanmayı bıraktığınızda ve evde ter içinde kaldığınızda, nasıl koktuğunuzu anlaya­cağım. Ilişkinin kur evresini geçtiğimiz için de, kokunuz, sizin hakkınızda ne hissettiğimle bağdaşacak. Size aşıksam, bu kokuyu, bu aşkla ilişkilendireceğim
Reklam
Bir zamanlar benim hiçbir şeyim değildiniz ve ben hayatımdan hoşnuttum. Şimdi benim için gene hiçsiniz; gelgelelim bu ikinci hiçlik birincisinden nasıl da bambaşka! Keşke bana hiç göz koymasaydınız, mademki sonunda yüz çevirecektiniz!”
Sayfa 255Kitabı okudu
Soruma yanıt arıyordum. Oysa sorumun yanıtını bana düşüncelerim veremedi, düşüncelerim, sorumla karşılaştırılamayacak durumda. Yanıtı bana hayatın kendisi verdi, neyin iyi, neyin kötü olduğu benim bilgim içindeydi. Bu bilgiyi ben kazanmadım, herkesle birlikte bana da bu bilgi verilmişti, verilmişti, çünkü ben onu hiçbir yerden alamazdım.
Birçok insanın çeşitli hobileri vardır. Kimileri eski para veya pul biriktirir, kimisi el işlerinden zevk alır, kimisi de bütün zamanını bir spor dalına ayırır. Okumaktan hoşlananlar da çoktur. Ancak okuduğumuz şeyler de birbirinden çok farklıdır. Birileri sadece gazeteleri ve çizgi romanları okur, başka birisi roman okumaktan, diğer birileri ise astronomi, hayvanlar alemi veya teknik buluşlar gibi deği­şik konuları içeren kitaplardan hoşlanır. Eğer ben atlarla veya değerli taşlarla ilgileniyorsam diğer. bütün insanlardan bu ilgimi paylaşmasını bekleyemem. Televiz­yondaki bütün spor karşılaşmalarını nefes almadan seyrediyor­sam, başka birinin sporu can sıkıcı bulabileceğini de kabul et­mem gerekir.
Varoluş sancıları herkeste varolmuş
XIX İLKGENÇLİK İlkgençlik yıllarımda sürekli düşünmekten, hayal etmekten hoşlandığım şeylerin neler olduğunu söylesem, sanırım kimse inanmaz bana. Çünkü bunlar ne yaşıma ne de toplumsal durumuma uygun şeylerdi. Ama kanımca insanın toplumsal konumuyla ahlaki konumu arasındaki birbirini tutmazlık, gerçekliğin en şaşmaz belirtisidir. Kendi içime
Reklam
Takipçi
Bruno, keşke sadece o anlardaki gibi ya da çalarkenki gibi yaşayabilseydim ve zaman da değişiyor... Bir buçuk dakika içinde neler olabileceğinin farkına varıyorsun... İşte o zaman bir insan, sadece ben değil, şu, sen ve bütün çocuklar yüzlerce yıl yaşayabilirdik, eğer yöntemini bulsaydık şu anda saatler yüzünden, bu dakikalar ve öbür gün saplantısı yüzünden yaşadığımızdan bin kat daha uzun yaşayabilirdik...
Sayfa 351 - Can Yayınları
Sadece öğleni susmaz deniz kızı, bazen ölen anıların da yası tutulur. Sen ve ben bu hüznü hayatımız boyunca taşıyacağız. Yaşanmayan anların yasını tutacağız.
Sayfa 551 - Daren-YıldızKitabı okudu
Yabanıl bir çam ağacında, bir sabah, içerideki canın dışarı çıkmak üzere kabuğunu tam çatlattığı anda, bir kelebek kozasını görme fırsatı nasıl elde etmiş olduğumu hatırladım. Bekliyor, bekliyordum; o ise gecikiyordu; benim de işim vardı... Bunun için ona doğru eğildim, soluğumla ısıtmaya başladım. Onu sabırla ısıtıyordum. Mucize benim önümde,
Sayfa 148 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Ervin }☆
"_Fiziksel bir acı çekiyor musun?" "_ Hayır " "_Duygusal olarak acı hissediyor musun?" "_Evet" dedi bir saniye bile düşünmeden ve bu cevap beni gülümsetti. "_ İşte doktor" dedim bu yeterli. Acıyı çeken taraf olmanıza gerek yok onu hisseden taraflardan biriysek savaşacak nedene sahibiz. Sorumluluğumuz olsun ya da olmasın. Ben bir Askerim. Çoğu bunu formaliteden ibaret görse de ben aşağıdaki çocukları korumak için bir yemin ettim.
Sayfa 12 - Parola YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Yunus'un, Vilâyetnâme'de Hacı Bektaş-ı Velî'nin huzuruna gidişi anlatılırken şöyle deniliyor: "Hacı Bektaşi Veli, Horasan diyârından Rûm'a gelip yerleştikten sonra veliliği ve kerâmetleri etrâfa yayıldı. Her taraftan mürid ve muhibler gelmeye, büyük meclisler kurulmaya başlandı. Fakir halli kimseler gelir, nasib alır
Edep ve Adalet
Bir gün medresedeki büyük talebeler, kendilerinden küçük talebelerin gereği gibi hizmet etmediklerinden, tam saygı göstermediklerinden şikâyetçi oldular. Seyda'mızın en önemli yardımcıları olan bu büyük talebeler meseleyi Seyda'mıza açtılar. Maksatları, Molla Abdulhalim'in, küçüklere kızmasını ve büyüklere hizmette kusur
Sayfa 60 - Mevsimler KitapKitabı okuyor
Yoksa bu labirentte kalan bir tek ben miyim?
"Benim burada ne işim var?" diye düşündüğünüz oldu mu hiç? Bir labirentin içindeymişsiniz ve kaybolduğunuzdan eminmişsiniz de, her bir dönemeci kendiniz yarattığınız için bu tamamıyla sizin suçunuzmuş gibi hissettiğiniz? Üstelik dışarı çıkmanızı sağlayacak birçok yol olduğunu da biliyorsunuz çünkü labirentten çıkmayı başarmış, dışarıda gülüşüp oynayan insanların seslerini duyuyorsunuz. Çalı çitlerin arasından arada bir görüyorsunuz onları.Yaprakların arasından gelip geçen şekiller halinde. Öyle mutlu görünüyorlar ki onlara değil, bu işi onlar gibi yapamadığınız için kendinize kızgınsınız. Oldu mu hiç? Yoksa bu labirentte kalan bir tek ben miyim?
Sayfa 59 - Domingo YayınlarıKitabı okuyor
Bugün İslâmiyeti içeride müdafaa etmek dışarıda müdafaa etmekten zor hale gelmiştir. Ben bu dâvayı eğer Avrupa'da, Amerika'da, Afrika'da, hattâ kutuplarda müdafaa etmiş olsaydım belki bir anlayış istidadı, bir "'acaba?" merakı olsun bulabilirdim. Burada ise, her şeyin anlaşılmış olduğunu zannetmenin, sadece kabuktan ibaret kalmanın ve böylece her türlü nefs muhasebesinden mahrumluğun düzelmez akameti vardır.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.