Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Aycan

Aycan
@venusunkalbinde
Sesim kırık plakların arasına sıkışmış gibi.
1997
39 okur puanı
Mayıs 2020 tarihinde katıldı
Zira bazen kalp; minik, çalışkan bir fabrika gibi heves, heyecan ve aşk üretir, biriktirir. Depo dolup taştığında, nakil için başka bir kalp bulmak lüzumu baş gösterir. Kimi kez hiç düşünmeden, mümkün olan, hatta mümkünse mümkün olmayan ilk kalbe aktarır insan biriktirdiğini. Yani belki de aşk, birine karşı duyulan hisler toplamından ziyade, kendi başına yetişen, sahibini arayan öksüz duyguların neticesidir.
Sayfa 10
Reklam
Aşk acısı çektiğinizi en kolay, saatlerin güneşte eriyen peynirler gibi uzayışından anlarsınız.
Sayfa 13

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kimse anasından kederli doğmuyor, böyle şeyler zamanla oluyor. Sadece genç kızların gözlerinde görebileceğiniz o gece yıldızı, güneş ışığı, kor alevi parlaklığını söndürecek bir şeyler zamanla çıkıyor.
Sayfa 84
Üstüme hırkamı aldım. Beden üşüse çaresi vardı işte, eyvah ki ruh üşüyorsa...
Sayfa 82
Reklam
Hani halının üzerine bir koltuk koyarsın, yıllar sonra o koltuğu kaldırdığında bir daha düzelmeyecek olan bir çukur kalır ya halıda. Ben o koltuktum onun hayatında. Kalkıp gittim ve onu yüreğindeki çukurla bıraktım.
Sayfa 54
Bazen düşünüyorum da, şunlara aşık olacağıma, Pavlov'a köpek olsam daha kolay öğrenirdim, kime yaklaşmamam gerektiğini.
Sayfa 76
Sonuçta hayatımın kapılarını açıp, eğilerek ev terliği uzattığım kimsenin alnında "ateşle yaklaşma" yazmıyordu. Yani neresinden bakarsan aşk bu. İster istemez bir sıcaklık, bir ateş, bir kıvılcım hissediyorsun, haddini bilemeyip bir kibrit çakıyorsun... Yangın böylece dışardan başlıyor. Müteakiben, iç patlamaları beraberinde getiriyor. Gece gündüz Silverdin uyguladığım yaralarımın sebebinin düpedüz bu olduğunu biliyorum.
Sayfa 76
"Bu son" deyip ilk fırsatta aynı naneyi yeniden yiyenlerin bildiği o büyük mahcubiyetle söyleyebilirim ki, her deneme, yalandan da olsa, son yağmurun altında ıslanabilmek içindir...
Sayfa 77
Barış geçmişinle her gün yeniden, yeterince uğraşırsan eser kalmıyor kirden...
Sayfa 172
Reklam
184 syf.
8/10 puan verdi
Kadının Adı Yok
Kadının Adı Yok... Uzun zamandır okumak istediğim bir kitaptı, 25 yaşında okumak kısmetmiş. Bana kalırsa liseden üniversiteye geçilen o yaz okunabilecek harika bir kitap. Kitapta tek bir kahraman ve o kahraman çevresi üzerinden 7'den 70'e Türk kadınlarının sırf kadın oldukları için maruz kaldığı durumlar çok güzel bir şekilde anlatılmış.
Kadının Adı Yok
Kadının Adı YokDuygu Asena · Doğan Kitap · 20136,5bin okunma
Kadının Adı Yok
Yeni silip süpürdüğüm eve ayakkabılarla girişine, diş macununu açık bırakışına, çekmeceleri hiçbir zaman kapatmayışına, çoraplarını, pantolonunu yere atışına, acılı yemekleri sevişine, geceleri cam açık yatışına, yatakta sigara içişine, bu çok önemsiz şeylere bakıp da sana düşman olmak istemiyorum. Kat kat giyinişime, gece yüzüme sürdüğüm kreme, saçlarımı kabartmama, dar pantolon giymeme, yemeklere tuz koymayı unutmama, çiçekleri sulamayışıma, ev işlerinden hoşlanmayışıma, bu çok önemsiz şeylere bakıp da, bana düşman olmanı istemiyorum. Hiç farkında bile olmadan, birbirimizi kısıtlayıp, sonunda birbirimizden nefret etmeyi istemiyorum. Ne çok çift var çevremde biliyor musun, gizli gizli birbirlerine düşman olmuşlar, hem de bu denli basit nedenler için.
Kadının Adı Yok
Mutluluk için gereken her şey var ama içimdeki bu daralma ne? Daha ne bekliyorum yaşamdan? O zaman unut yürek çarpıntılarını, unut nefes darlığını. Yaşam bu, kolay değil. Sıkma kendini diyorum, bırak, bırak biraz, rahat ol, bak her tarafın gerilmiş sinirden, adalelerin bir yay gibi. Bırak seni güçsüz sansınlar, ağla seni üzgün sansınlar, söyle eksikliklerini versinler, iste, istemesini öğren, yoksa hiç geçmeyecek gerginliklerin, bırak kendini, demek ki mutluluk yalnızca iş, ev, araba, sevgili değil. Bunları sürdürmek zor olan...
354 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.